Yusuf Alpaslan Özdemir

Yusuf Alpaslan Özdemir

Düşünce tarihleri

Kavram bilgisi olmadan düşünme ve anlama ameliyesi lâyıkıyla gerçekleşmez.

Düşünce, ‘nutuk’la eş anlamlıdır; nutuk; düşünme, konuşma mânâlarını taşır.

Düşünce; düşünme, hatırlama, irtibat kurma, aslî soruların peşine düşme ve konuşma eylemlerinin birlikteliğiyle inşâ olur.

Nedir aslî sorular: Ben kimim, nereden geldim, nereye gidiyorum, varlığımın bir mânâsı var mı, varsa nedir?..

Konuşma’ya gelince… Tabii bir şekilde, dilin kurallarına uyarak uygun iletişim ve irtibat kurma faaliyetidir konuşma.

Düşünce deyince felsefe aklımıza geliverir; “Neden felsefe tarihi değil de düşünce tarihi diyoruz?” hiç düşündünüz mü?

Philo (muhabbet, sevgi) ve sophia (hikmet) yani ‘hikmet sevgisi’ demektir felsefe. ‘Hikmet’i 19. yüzyılda felsefeden uzaklaştıran Batı: “Bize din de, tanrı da lâzım değil, aklımız bize yeter” dedi.

&&&

Düşünce/dünya tarihi anlatıları İslâm, Peygamberler Tarihi ağırlıklıydı; İslâm Tarihi, Dünya Tarihi olarak biliniyor ve kabul ediliyordu. Sadece biz değil, onlar da bu düşüncedeydi.

İngilizce, Almanca, Fransızca vd. belli başlı tüm ‘Dünya Tarih’leri Kadim ve Yeni Çağ olarak iki bölüme ayrılmıştı. Kadim Çağ, Nuh Tufanı’ndan; modern Çağ ise Peygamber Efendimiz’le başlatılıyordu. Almanların en büyük şairi Goethe, Hz. Muhammed (SAV) kasidesini yazıyor, 18 cildin eski çağa, 24 cildin yeni çağa ayrıldığı 42 ciltlik meşhur bir dünya tarihinde 10 bin sayfa İslâm Tarihi’nden bahsediliyordu.

Bir örnek daha… Voltaire’in 1750’de basılan ve bir çeşit dünya tarihi kabul edilen ‘Milletlerin Ahlâkları ve Ruhları Üzerine Bir Deneme’ başlıklı çalışmasında eski veya yeni; hiçbir çağ ayrımına gidilmemiş. İlk bölümde Çin, sonra sırasıyla Hindistan, İran tarihi anlatılmış ki bunların her biri 15-20’şer sayfadan ibarettir. İslâm Tarihi ise etraflıca mevzu edilmiş ve Peygamber Efendimiz’e gelen tebliğ yerkürenin en önemli olayı diye nitelendirilmiştir.

Goethe’nin meşhur şiirini de, zikrettiğim dünya tarihlerinin isimlerini ve tafsilatı Tahsin Görgün hocanın konuyla alâkalı YouTube üzerinden izleyebileceğiniz videolarında ve farklı sitelerde görebilir muhatabı. Ben gerek bu yazımda, gerekse düşünce tarihi merkezli yazılarımda Tahsin hocanın özlü, özgün, anlaşılır bilgilerinden her zaman istifade ediyorum.

Sonrasında bu bakış açısı değişti. Değişime özeleştiriler de gelmedi değil. Misal; bizde 2011’de basılan ‘Dünya Tarihi’nde Clive Ponting; batının kusurlu ve benmerkezli düşünce tarihi yaklaşımına itiraz eder. Habermas ise 19. yüzyıldan itibaren felsefeden dinin uzaklaştırıldığını, kendisinin yazdığı felsefe tarihinde dini boyutu göz önünde bulundurduğunu, düşünce tarihinin ilâhi kaynaklı ortaya çıktığını ve geliştiğini göstermeye çalıştığını söyler.

&&&

Dünya Tarihi anlatılarında Avrupa Merkezlilik 19. yüzyılda başladı.

Önceki çalışmalarda, İslâm öncesi ve sonrası gibi ayrımlara gidilirken ne oldu da hakikatten uzaklaştılar, İslâm etkisini silmek için Orta Çağ, Rönesans, Helenistik gibi kavramlar uydurdular, Eski Çağ’ı Roma öncesi, Yeni Çağ’ı Bizans sonrası diye dikte ettiler, Reform, Hümanzima, Aydınlanma gibi Avrupa merkezli okumaları tedavüle soktular?

Sömürge anlayışları, sömürgelerinden devşirdikleri aydınlarıyla bunları kabul ettirdiler dünyaya ve ‘evet her şeyi İslâm’dan öğrendik, ama milletlerin şükran borcu yoktur, teşekkür etmeye de gerek yoktur, mutlaka bir çıkarları vardı, bize borç verdiklerini geri mi vereceğiz?’ dediler.

Şu an üniversitelerimizin ilgili bölümlerinde bu arızalı zihniyet benimsenmiş durumda çoğunlukça.

Gençlerde Batı aşkı, batıya iltica etme, kendini aşağıda batıyı zirvelerde görme temayülü niye depreşti sanıyordunuz?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yusuf Alpaslan Özdemir Arşivi

Şehir ve belirsiz duvarları

13 Temmuz 2025 Pazar 15:19

Fânusun içinden okyânusa bakmak

23 Haziran 2025 Pazartesi 10:58

Gençleri yoldan çıkarmak (!)

26 Mayıs 2025 Pazartesi 10:51