Prof. Dr. Fikret Akınerdem

Prof. Dr. Fikret Akınerdem

NBŞ KOTASI DÜŞÜRÜLEREK DOĞRU MU YAPILDI?

NBŞ KOTASI DÜŞÜRÜLEREK DOĞRU MU YAPILDI?

NBŞ politikaları bir türlü oturtulamadı. Bir bakıyorsunuz kota % 10’larda, bir bakıyorsunuz Bakanlar Kurulu kararı ile % 50 artırılarak % 5 daha ilave ile % 15’e çıkarılıyor. Son durum nedir bakalım.   

NBŞ kotası o yılda verilen pancar şekeri kotasına göre belirlenir. Yani o yılda 2 milyon ton kristal şekeri üretilecekse NBŞ oranı % 10’a göre 200 bin ton, % 50 artışa göre ( % 15) göre 300 bin tondur.

Burası da anlaşıldı da, verilen bu kotalar NBŞ’nin iç tüketime göre aldığı üretim kotasıdır. 2019-20 yılına ait belirlenen pancar şekeri kotası 2.7 milyon ton, buna göre % 5 NBŞ kotası 125 bin ton olacaktır.  Geçmiş yıllarda kota nasıldı bir bakalım.

Türkşeker istatistiklerine göre 2002-2018 üretim döneminde, 16 yıllık NBŞ kotası ortalama 350 bin ton civarında iken en yüksek NBŞ kotası 407 bin ton ile 2009-10 üretim yılında verilmiştir.

Aynı durum kristal şekere (pancar şekeri) göre değerlendirildiğinde, yine 2002-2018 döneminde verilen A kotası 2.1-2.5 milyon ton arasında, ortalama 2.3 milyon ton olmuştur. En yüksek değer ise 2.537 milyon ton ile 2018 yılına aittir. Yukarıda da belirttiğim gibi 2019-20 yılı pancar şekeri kotası 2.7 milyon ton olarak belirlenmiştir. Bu durumda 10 yıldır şeker üretimi artıyor NBŞ kotaları düşüyor, en son da 125 bin tona düştü.

İşin rakamsal tarafı kolay anlaşılmaktadır. 7103 sayılı Şeker Yasasına göre tüm şekerlerde kota belirleme işi devlete aittir. Devlet, dolayısıyla siyasi otorite, pancar şekeri ve NBŞ kotalarını istediği gibi ayarlayabilir. Bu durumda da onu yapmıştır. Yönetimin yaptığı işi anlarım da, piyasa hareketleri, ihtiyaçlar, üretim, pazarlama ne olacak anlayamıyorum. NBŞ üretiminin pancar şekeri üretimi ile kota dışında fazla bir bağlantısı yok. Mevcut kotaya göre beklenti pancar üretiminin daha da artacağıdır.  

Buna göre beklenti 135 bin ton kadar pancar şekerinin üretilmesine imkân sağlandığıdır. Mevcut duruma göre yaklaşık 1 milyon ton daha fazla şeker pancarı üretilmesi demektir. Bunu üretmek için de 20 bin hektar daha ilave arazi kullanılacak, 200-300 milyon ton daha fazla su tüketilmiş olacak. Gel de çık işin içinden. Bu da anlaşılır değil de işin başka bir boyutu fazladan üretilen pancar şekeri ne olacak. Stok mu, ihracat mı, dökme mi, hibe etmeye mi gidecek, soralım. 

Konu muhataplarına. Bu iş rastgele olmaz, her şeyin bir doğrusu, ona göre de hesabı ve kitabı olmalıdır. NBŞ’nin sağlıkla ilgili bölümleri bilinmiyor değil. Birileri bilmeden ve biraz da abartarak konuyu aldı götürdü, siyaset kurumu da bu baskılara (tersine baskı) dayanamadı, yanlış üstüne yanlış ortaya konuluyor.

Son kotaya göre dâhilde üretilen 125 bin ton NBŞ ne olacak. Zannederim bir kısmı iç tüketimde kullanılırken, diğer bir kısmı da ihracata gidecek. Öte yandan ülkemizdeki kurulu tesislerin NBŞ işleme değeri 900 bin ton/yıl dır. Bu da ayrı bir mesele ve zannederim bu kapasitenin bir kısmı dahili kotayı işlerken, bir kısmı da ihracata çalışacak. Ya da dışarıdan gelen mısırları işleyerek dünya piyasasına verecek.  

Öte yandan son yıllarda pancar şekeri üretim kotalarında da ciddi bir artış olduğu yukarıda açıklandı. İşin diğer tarafında 2.7 milyon ton pancar şekerine ulaşmak için yaklaşık 350 bin hektar alanda 20 milyon ton şeker pancarı üretilmek zorundadır. Çoğu tarafından bilinmeyen bir gerçek de bu miktarda pancar veya şeker elde etmek için ¼ münavebe esasına göre 1.4 milyon hektar sulu arazi üretimde kullanılmalıdır. Ülkemde pancara ayrılacak bu kadar arazi olduğunu söyleyemem.

Bu çaresizlik karşısında çoğu üretim bölgeleri 4’lü münavebe (4 yılda bir pancar ekme) sistemini bırakmış durumda. Yapılan 2 li münavebe (iki yılda bir) sistemidir. Bu da özellikle suyu fazlaca tüketen pancar bölgeleri susuz kalma ile tehdit ettiği gibi, hastalık ve zararlısı çok olan şeker pancarı tarlaları mantari hastalıklarla karşı karşıya bırakmaktadır. Korkarım yakın gelecekte su arzında daralma yanında, hastalıklardan bunalan çiftçi pancar üretimini bırakmaya başlayacaktır.

Aklı ve ilmi asla terk etmemek üzere, bizden söylemesi.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
7 Yorum
Prof. Dr. Fikret Akınerdem Arşivi
SON YAZILAR