Rasim Atalay
Ne olur bu kez insanlık kazansın!
Zaman ne kadar da çabuk geçiyor…
En azından bizim için…
Savaştan uzak, bombalardan ırak, hayatını normal rutininde devam ettirenler için…
Savaşın gölgesinde hayat mücadelesi vermeyenler için…
Acaba ne zaman başımıza bir bomba düşecek düşüncesinden uzak olanlar için…
Gece sıcak yuvasında yumuşacık yastığına baş koyup, sabah huzurla uyananlar için…
Rutini bozulmayanlar, uyandıktan sonra işinin başına gidebilenler, akşam aynı çatının altında toplananlar için…
Yemekler içerisinden yemek beğenenler için…
Okula giderken mırın kırın edenler için…
Oynadığı oyuncağı beğenmeyip daha fazlasını isteyen çocuklar için…
Oturduğu yerden, rahat koltuğunda kalem oynatan, klavyenin tuşlarını tıklayan biz gazeteciler için…
İçin de için…
Bunlar uzayıp gider…
Bizim için zaman ne kadar hızlı bir şekilde akıp gidiyor olsa da savaşın gölgesinde varlık mücadelesi veren mazlumlar için zaman yeri geliyor bir bomba gürültüsünün ardından yerden kalkan toz bulutuyla birlikte duruyor.
Bir daha da yerinden kımıldamıyor. Hayat oraya, o ana sabitleniyor.
Gazze’de zaman bu manada 7 Ekim 2023 tarihinde durdu!
Bundan tam 2 yıl önce…
Şöyle geriye dönüp baktığımızda ‘2 yıl olmuş mu?’ diye sorguluyoruz, soruyoruz.
Bir de o anı yaşayanlara sormak lazım 2 yılın neyle ve nasıl geçtiğini…
Hayatın her anının, her bir dakikasının, her bir saniyesinin ne kadar uzun sürdüğünü.
Geride kalan 2 yıl kısmen de olsa insanlığı ayağa kaldırmaya, harekete geçirmeye yetti bir taraftan.
İspanya’dan uzun bir yola çıkan ve üzerinde insanlık taşıyan Sumud Filosu’nun Gazze’ye ulaşmasına aşağı yukarı 4-5 gün kaldı.
Sessiz sedasız da olsa hemen hepimiz bu filonun ilerleyişini takip ediyoruz. Hatırımıza geldiği her dakika insani yardım malzemesi taşıyor gibi görünse de aslında insanlık yüklü olan bu gemilerin sağ ve salim bir şekilde menziline ulaşması için dualar ediyoruz.
Duamız, niyazımız, isteğimiz, arzumuz bu kez insanlığın kazanması yönünde.
Ne olur gerçekten bu kez kazanan insanlık olsun.
Bu filonun başına yolda bir kaza bela gelmesin.
Zaten kaza bela gelmez de tepesine insanlığı yok etmeye odaklanmış leş kargaları üşüşmesin.
Gazze’deki bu insanlık dramı, abluka, açlık imtihanı artık bitsin.
İnsanlık üzerindeki ölü toprağını çırpmaya başlamışken üzerine yeni topraklar örtülmesin.
Sekaret olan insanlık yeniden dirilsin, yitip gitmesin.
İnsana insan olduğu için verilen haklardan hiçbir insan evladı mahrum bırakılmasın.
Allah Gazze’de, Kudüs’te, Filistin’de yaşayan Müslüman kardeşlerimize zafer nasip etsin.
İzlemeye korktuğumuz, birbirimize söylemeye çekindiğimiz, kulaklarımızın duyduğu zaman, gözlerimizin gördüğü zaman tahammül edemediği o acı görüntüler bir an önce bitsin, gitsin.
Ne olur, ne olur bu kez insanlık kazansın! İnsanlığı ölüme mahkum edenler kaybetsin!
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.