Erol Sunat

Erol Sunat

Pandemi Gölgesinde Kurban Bayramı! 

Pandemi Gölgesinde Kurban Bayramı! 

Pandemi dönemine rastlayan ikinci dini bayram, Kurban Bayramı. Bu bayram Ramazan bayramına göre daha rahat olduğumuz ancak, oldukça riskli bir bayram.

Pandeminin ilk üç aylık döneminde kurallara çok daha fazla bağlıydık.

1 Haziran sonrası başlayan sürecin getirdiği rahatlık ve serbesti başımızı döndürdü.

Tabiri caizse, Korona azaldı, bitti, ölüm sayılarında sürekli düşüş var.

Artık iki haneli rakamların en düşüklerine şahit olmaya başladık.

O zamanda neden rahat etmeyelim demeye başladık.

65 yaş ve üstü olanlar da coştu bu manzaraya…

Bayrama gitmek, çocuklarımıza yakın olabilmek, adına izinler alındı, yollara düşenler, geçtiğimiz hafta varacakları yerlere vardılar bile…

Maske takma konusundaki yanlışlarımız olumsuz yönde devam ediyor.

Sosyal mesafe ise bildiğiniz gibi..

Yani vahim boyutlarda.

İkazlara kızanlar, sana ne diye ikaz edenlerin üzerine yürüyenler, hayat benim hayatım değil mi, sen kendi işine bak diyenler, seni ilgilendirmez diye tersleyenler aramadığınız kadar.

Bayramın en riskli tarafı, kurban kesim yerlerine maile gitme ısrarımız ve tabi bayramlaşmada ki mesafe denen ölçüyü hiçe sayıp sıfırlamamız.

Biz neden böyleyiz hiç düşündünüz mü?

Kurallardan sıkılan, hayatı hafife alan, bana bir şey olmaz demeyi ısrarla sürdüren, virüse yakalandığında, keşke ile başlayan cümleler kurarak ağlayan, sızlayanlar bizlerin arasındalar.

Koronadan ölenlerin, uzun bir mücadelelerden sonra kurtulanların hikayelerini dinleyen yok!

Dikkate alan, hayatına bir çeki-düzen verenimiz yok.

 

KORONA, SENDEN KORKAN SENİN GİBİ OLSUN!

En çok inandığımız şayia, Korona bitti diyorlar şayiası.

Kim demiş? Ne zaman demiş? Nerede söylemiş?

Bilen yok! Teyit yok! İspat yok! Şahit yok!

Bayrama, işte böyle bir havada giriyoruz.

Korona dünyada değil ama bizde bitti arkadaş, inanmayan açıklanan rakamlara bakar diye konuşanlar, Korona aşısını bulmuş gibiler.

Ve kendilerinden çok eminler!

Bayrama oldukça büyük bir moralle giriyorlar!

İşte onun içindir ki, kurban kesim yerlerinde yine o bilindik manzaraların çok daha fazlasının olacağından emin olun.

“Korona, senden korkan senin gibi olsun!” diyenler başladılar konuşmaya…

Sağlık Bakanımızın ikazlarını dikkate alan sayısı çok fazla değil.

Bizde, Bayram deyince akan sular durur.

Biz kalabalıklar halinde arefe günü kabir ziyaretleri yaparız.

Mezarlıklar dolar taşar. Mezarlıklara ailenin, sülalenin yaşayan bütün fertleri gelir.

Böyle kalabalıkların içine Korona gelmez mi?

Bayram namazlarında mesafeye olduğu kadar der katılırız. Bayram namazları olabilecek en büyük kalabalıklarla kılınır. Bayram namazları bizim olmazsa olmazımız olunca, Kurban Bayramının bayram namazında mesafelerin uygulanamayacağı endişesi bütün yetkilileri ister istemez sardı. Vatandaşımız  mesafe ve maske konusuna hassasiyet gösterecek mi sorusu ise şu anda cevapsız!

 

DİLERİZ BAYRAMLAŞMALAR KABUSA DÖNÜŞMEZ!

Kendimizi bildik bileli bayramlaşmalara mutlaka gideriz. Bu bayram ne olacak sorusunun da cevabı yok. Beni kimse tutamaz, ben bayramlaşmaya giderim arkadaş diyene ne diyeceksiniz?

Gelme mi? Bunu diyen kendi evladınız, kardeşiniz, yeğeniniz ise ne olacak?

Anadolunun bir çok köşesinde bayramlaşmalar desenizde, demesenizde yapılacak. El öpenler, sarılanlar olacak!

Hep birlikte yenecek bayram yemeği, şöyle kurban etinden kavurmalı tarafından toplu halde yenmezse bayramın tadı olmaz diyenler hiç kimseyi dinlemeyecekler.

Sülale boyu bayramlaşma yapmazsak,

Gönül koyanlar, kırılanlar, kapıdan bile olsa bayramlaşamaz mıydık deyipte, bizi içeri almadılar diyecek olanlar,

Sizden bayramlaşmaya gelen olmadı mı diye laf çarpan komşular,

Bayramdan sonra gelirlerse geçmiş bayramın mübarek olsun mu diyecekler diye bıyık altından gülecek hısım-akrabalar,

Yine konuşmayacaklar mı?

Bu kabus mu kötü, yoksa Korona mı desek, ne cevap verirsiniz?

 

KURBAN BAYRAMINA ACILI VE KEDERLİ GİRİYORUZ!

Bayramlar sevinç günleridir dense de, böyle zamanlarda laf giydirmeye pek bir meraklı olanlar neler demezler neler.

Sizin çocuklar yine tatile diye mi gittiler? Aradılar değil mi?

Benzeri sorular sonrasında...

Üzerinize vazife mi? Hem size ne?

Gibi cevaplar dilinizin ucuna kadar gelip, bayram günü ya sabır dediğiniz hiç olmadı mı?

Pandemi döneminde dahi bu türden sorular sorulması mümkün.

Oysa bayramlar bambaşka günlerdir. Hele ki böyle dönemlerde…

Koronavirüsün dünyaymızı ve ülkemizi tehdit ettiği bir zamanda, birbirimize destek olmamız gereken günlerde ve bayram ,gününde, kim bilir yine ne çiğ sözler edecek, kim bilir yine ne kadar çok kaş yaparken göz çıkaracak, kim bilir kaç kişinin kalbini kıracağız.

Her bayram bir değil. Hele ki bu bayram…

İnsanlarımızın büyük bir kısmı, kurban bayramına kederli, acılı ve hüzünlü giriyor.

En yakınlarını kaybeden, yoğun bakımda hastası olan çok insanımız var.

Kurban Bayramında teselliye ihtiyacı olanlar, yaraları sarılacak olanlar bu insanlarımız.

Bari bayramlarda dilimize hakim olalım.

Sevgili okurlar!

Sağlıkla, huzurla ve mutluluk içerisinde nice güzel bayramlar geçirmenizi temenni ederim. Bayramınız mübarek olsun.

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Erol Sunat Arşivi

Sazan

17 Nisan 2024 Çarşamba 00:02
SON YAZILAR