Rasim Atalay

Rasim Atalay

Raflardaki ürünler mahcup oluyor!

Raflardaki ürünler mahcup oluyor!


Cuma’yı Cumartesi’ye bağlayan gece, niyet ettik Allah rızası için oruç tutmaya… Bu sene ne hikmetse son günün son anına kadar Ramazan hiç gelmemiş gibiydi benim için.
Ta ki, Cumartesi günü evden çıkıp gazeteye doğru giderken, şehirdeki sessizliği ve sakinliği görene kadar…
Biraz da şehri turlamak ve gözlemek adına yolumu uzatıp merkezi birçok caddeden yavaş yavaş ilerledim. Olağanın üstündeki trafik rahatlığını; buna rağmen bazı şoförlerin yüzündeki asabiyeti görünce “Haaa, tamam, gelmiş Ramazan” dedim.
İşimiz yazmak çizmek, duyurmak ve haber vermek. Bunu yaparken de olanı olduğu gibi yansıtmaya çalışıyoruz ki ikileme düşmeyelim, yanıltmayalım, aldatmayalım.
Geçen akşam evden çıktım hanım aradı, “Biraz domates, biraz da salatalık al. Sahurda yeriz…” Tabi sonrasında başkaca bir sürü sipariş…
Önüme gelen ilk markete girdim. Saat, akşamın ilerleyen saatleri. Teravih namazının sonrası… Market tıklım tıklım.
Dedim herhalde burada büyük bir indirim var.
İnsanların markette oluşturdukları yoğunluktan kendimi soyutlamak ve hedefe odaklanarak almam gereken ürünleri alıp çıkmak üzere harekete geçtim.
Domates karşımda!
Kıpkırmızı kızarmış. Ama bu kızarıklık doğal renginden öte sanki kendisine biçilen değerin verdiği mahcubiyetin belirtisi… Kilosu 26,99 TL…
Hemen yanında salatalık… Yeşil ama ezik büzük, buruş buruş… Fiyatını görünce anladım, “Salatalık senin ezik büzük duruşunun, buruş buruş halinin özünde de sana verilen değerin mahcubiyeti var.” Yarına sağ kalamayacak olan salatalığın fiyatı da 14,99 TL…
Emir büyük yerden olunca ben de herkesin yaptığını yapıp karıştıra karıştıra içinden iyilerini bulup aldım.
Geçtim şarküteri reyonuna. Zeytinin üzerindeki rakamı görünce “Herhalde bir işlem hatası var bu işte. Yanlış etiketi koymuşlar” diye düşündüm. Zeytine hiç yakıştıramadım bunu. 59,99 TL’yi gördüm ya siyah zeytin, seni çizdim haberin olsun…
Süt ürünlerinin bulunduğu alandan geçerken gözlerimi kapadım desem yeridir. Hadi neyse yine lokal milliyetçilik tarafım ağır bastı da pahalıların içinden en pahalısını seçip memleketimizin markası Torku’nun ürettiği süzme peyniri aldım.
Kağıt fiyatlarının dolara endeksli olduğunu bilirdik. İşimizin en önemli gider kalemi kağıt olduğu için, kağıda gelen zamları da yakından takip etmek durumundayız. Son zamanda kağıt fiyatları uçtu gitti a dostlar, haberiniz olsun.
O kadar yakın takip ettiğimi düşünmeme rağmen ben de konuya hakim değilmişim, kağıt havlular, rulo peçeteler ve tuvalet kağıtlarının fiyatlarını görünce, gözlerim fal taşı gibi açıldı. Kendilerini incitmeden ihtiyacımız kadarını nazik bir şekilde alıp hemen oradan ayrıldım.
Hanımın birkaç siparişi daha vardı da kağıt fiyatlarını görünce cebimdeki kağıdın bu kadar kıymetli olamayacağını düşünerek ayrıldım marketten…
Biraz esprili bir şekilde anlatmaya çalıştığım olay, bugün hemen herkesin başından geçen ve geçmekte olan bir realite. Tarafı, yönü, görüşü, bakış açısı ne olursa olsun, herkes bu ve benzeri şeyleri yaşadı yaşıyor.
Zira rakamsal veriler, üretici ile market arasındaki fiyat farkı her şeyi ortaya koyuyor.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, yaptıkları bir araştırmanın verilerini paylaşmış.
Bu verilere göre mesela, Mart ayında üreticiyle market arasındaki fiyat farkının en yüksek olduğu ürün yüzde 456 ile elmaymış. Bunu limon yüzde 365,82, marul yüzde 321,26, maydanoz 303,13, yeşil mercimek yüzde 251,62, salatalık yüzde 248,89, kuru fasulye yüzde 230,35, kırmızı mercimek yüzde 223,57, kuru incir yüzde 223,01, karnabahar yüzde 212,22, ve kuru üzüm yüzde 207,64 oranında takip ediyormuş.
Yani bu da şu demek oluyor, üreticide 2 lira olan elma 11 lira 14 kuruşa, 1 lira 70 kuruş olan limon 7 lira 92 kuruşa, 2 lira 90 kuruş olan marul 12 lira 22 kuruşa, 1 lira 14 kuruş olan maydanoz 4 lira 59 kuruşa, 8 lira 18 kuruş olan yeşil mercimek 28 lira 76 kuruşa, 4 lira 75 kuruş olan salatalık 16 lira 57 kuruşa satılıyor.
Ne diyeceğini bilemiyor insan bir noktadan sonra. Allah görüyor…
Hayırlı haftalarınız olsun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Rasim Atalay Arşivi
SON YAZILAR