4 Eylül 2019 saat 20.20 sularında artık saymaktan yorulduğumuz, sayısını unuttuğumuz bir zincirleme kaza daha oldu, İhsaniye Alt Geçidi’nde. Ayda en az birkaç kez kazanın yaşandığı bu geçitle birlikte, şehrin birçok alt geçidinde yaşanan kazalar kimsenin gözünü açmadı.

İhsaniye yani eski adıyla Garipler Mahallesi. Bugün için beş mahallenin birleşmesiyle adına İhsaniye denilen birçok ilçeden daha büyük bir mahalle…

Bu mahallenin nazar boncuğu gibi duran aynı isimli geçidi, adeta nazarlara gelmiş gibi.

İhsaniye Alt Geçidi, gecenin sessizliğini bir anda bozan çarpışma sesleri, insanların geçide doğru yine ne oldu diye koşmaları, yürekleri burkan, yürek dağlayan bağırışların yaşandığı, çığlıkların atıldığı, yaralı insanların iniltilerine sahne olan bir alt geçit.

Trafik sorununu rahatlatma adına, kalıcı ve sağlıklı çözümler üretme adına hayatımıza girdi alt geçitler. İhsaniye Alt Geçidini rahmetli Başbakan Necmettin Erbakan, dönemin Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Özkafa ile Kasım 1997’de birlikte açmışlardı.

İhsaniye Alt Geçidi 22 yıllık, Konya’nın ilk alt geçitlerinden biri olma özelliğine sahip. 

Bu geçitte yaşanan kazalar toplamı resmi kayıtlara bakılsa belki de ilk iki içerisinde…

İhsaniye Alt Geçidi Vatan Caddesi’nden, Millet Caddesi istikametine gelen araçları alt geçitle, bir anda Meram Yeniyol ayrımına çıkarıyor. Oradan da eski stadyuma, Muhacir pazarına ve eski garaj istikametine devam ediyorsunuz.

HİÇBİR ALT GEÇİT, İNSAN HAYATINDAN ÖNEMLİ DEĞİLDİR!

Zincirleme kazalar, yaralanmalar, haftada birkaç kez yaşanan trafik kazaları bu geçidin yazgısı gibi olmaya başladı. Köşe yazarı arkadaşlarımız, İhsaniye Alt Geçidinde mühendislik hataları olduğuna dair endişelerini defalarca dile getirdiler.

Geçidin mühendis gözüyle tekrar elden geçirilmesini, hataların düzeltilmesini ve geçide doğru ilerleyen araçlarda yolculuk yapan insanların rahatlamasını dilediğimizi birçok defa tespitlerimizle birlikte dile getirdik, yazdık, duyurmaya çalıştık.

Bu sorunu dile getirmeye çalışan bir köşe yazarı olarak, İnşaat Mühendisi de değilim, bu alanda bir eğitimimde yok.

Ancak İhsaniye Alt Geçidinde; görmediğimiz kaza kalmadı. Hangi birini sayalım; yan yatan dolmuşları mı? Zincirleme kazalar sonrası arabalık hali kalmayan ters dönmüş, bazısı pert olmuş araçları mı? İnsanların feryatlarını, gözyaşlarını, şoka girmiş hallerini, kazadan sıyrıklarla kurtulabilmiş hallerini mi, hangisini anlatalım?

İhsaniye Alt Geçidi gibi geçitlerde yaşananlar, hız kesmeden, eksilmeden devam ediyor.

İnanın hiçbir alt geçit, üst geçit, köprülü kavşak insan hayatından önemli değildir!

Bu geçitlerde insanların ölmesi demek, bizim de insanlığımızın, tedbirsizliğimizin, vurdumduymazlığımızın ölmesi demek!

Kimse ölmedi, birkaç kırık, birkaç sıyrık hepsi bu kadar, korkacak, endişe edilecek bir şey yok, olur böyle şeyler demek çare değil…

İLK ŞAHİT OLDUĞUM KAZA!

İlk şahit olduğum olay 2004 yılında yaşadıklarımdı. Olay yerine çok yakındım. Birçok insanla birlikte koşup, İhsaniye Alt Geçidinin hemen girişinde yan yatmış dolmuşun yanına gelmiştik.

Dolmuşun içindeki insanları yardıma gelenler dışarıya çıkardılar.

Yolculardan ağlayanlar, nasıl oldu anlayamadık bile diyenler, şoka girmiş olanlar vardı.

Ve kazayı çok şükür ki, hafif sıyrıklarla atlatmışlardı. O olaydan sonra sayısız zincirleme kaza oldu altgeçitte…

Bunca kazadan sonra, İhsaniye Alt Geçidi gibi geçitlerin acilen gözden geçirilmesi, geçitlerde titiz ve geniş kapsamlı incelemeler yapılarak, araç trafiğinin rahatlatılması, insan hayatını zora sokan, tehdit eden, can ve mal kayıplarına sebep olan alt geçitlerimizde yeterli tedbirlerin alınmasını ilgililerden bekliyoruz.

ÖLEN VAR MI?

Her kaza sonrası ilk sorulan ne biliyor musunuz?

Ölen var mı?

Yok denilince de…

Yok ha… Çok şükür…

Mesele birkaç sıyrıksa, merak etme geçer gider…

Aman be abim, alt geçit bu, az yavaş gelsen ne olurdu. Bak gördün mü, araba haşat, 3-4 bin lira tamir parası versin de aklı başına gelsin.

Bereket versin cana gelmemiş, cana geleceğine mala gelsin abim. Para kazanılır, amma Allah etmesin can gitti mi, onun telafisi yok!

TOPU TACA ATINCA KAZALAR EKSİLDİ Mİ?

Büyükşehir olduk mu, olduk!

Dünya şehri miyiz?

Pek tabi ki…

Araç sayımız milyona yaklaşmadı mı? Neredeyse…

Ulaşımı bizden daha rahat bir şehir var mı diye hava atmıyor muyuz?

Atıyoruz!

En çok kaza hangi alt geçitlerde oluyor? İçinde viraj olan geçitlerde!

Bizim yaptığımız ne? Şu alt geçit şunun zamanında, filan alt geçit bunun zamanında yapıldı diyerek laflara tur attırmak!

Ne oldu? Topu taca atmakla ne kazandık? Hangi kazayı ya da olması muhtemel kazaları önleyebildik?

Kazalar eksildi mi, durdu mu?

Yağmurların çok yağdığı yıllarda, alt geçitlerde sular araçları boylamadı mı? Kayıklarla, botlarla insanlar kurtarılmaya çalışılmadı mı?

Biz hem şikayeti, hem de macerayı anlaşılan pek seviyoruz!

ŞİKAYET EDENLERİMİZİN KARAKTERİSTİK BİR ÖZELLİĞİ VAR!

Resmimi çekmeyin, aracımın plakası gözükmesin, benden duymadın, ben söylemedim. Benim adımı vermeyin. Halimizi gördünüz, vatandaş mağdur deyin, alt geçitlere bakılması, kontrol edilmesi şart deyin, deyin amma, aman ha, biz demedik, bizi görmediniz, bizden duymadınız…

Kafası patlayan, kaşı yarılan, kolu sıyrılan, yürürken ayağı aksayan, zincirleme kaza yapan, lakin, gerçeklerden kaçmaya çalışan o insanlar, dünden bugüne hiç değişmediler! Aynı anlatıma, aynı yaklaşıma devam!

SEVGİLİ BELEDİYEMİZ!

Kazaların yoğun olarak yaşandığı İhsaniye Alt Geçidi gibi geçitlere, köprülü kavşaklara ne zaman bakacaksınız? 

Patlayan, yarılan kafalar, sıyrılan kollar, kan içinde kalan ayaklar, kan damlayan burunlar, şişen ve moraran yüzler geçitlerden birer nişane!

Ölen yoksa, bu manzaralar kazadan sayılmayacak mı?

Sevgili Belediyemiz! Alt geçitlerimizde, Allah korusun her an zincirleme bir kaza olabilir. Bu geçitleri kazasız-belasız geçilebilir hale getirme çalışmalarını başlatmanızı dört gözle bekliyoruz…