Şerbeti Veladette Mengüç Sokak’tan Mevlana Meydanına kadar ancak gelebilmiştik. Onu 2021 yılında olabilecek en düşük seviyede gerçekleştirirken, yeni başladığımız Gastrofest’i üç güne yaydık!

Bir yerde bu ne perhiz, bu lahana turşusu gibi bir şey oldu.

Ayrıca, Şerbet-i Veladet için ne hayal etmişsek, geçmişte neyi görmeyi dilediysek birde gördük ki, Gastrofestte mevcut!

İnanın bu şehrin kültür gönüllüsü kültür aşığı, Konya sevdalısı olan kardeşlerimiz, en çok onlar üzüldüler.

En çok onlar bir anlam veremediler.

En çok onlar kırıldılar!

Bu tezada ne anlam vereceklerini bilemediler!

Şerbet-i Veladeti üç güne yayın, bütün İlçeler katılsın, şenlik havasına dönen bir etkinlik olsun diyen insanlar bu konuyu yıllar önce dile getirmişler, her yıl tekrar etmişler, ancak kimse dinlememişti.

Yazdığım birçok makalede bu konuları kamuoyu ile paylaşmıştım.

O makalelerde şehrin kültürü adına feryat eden insanların sessiz çığlıkları vardı.

Duyan olmamıştı.

Hiçbir yetkili dikkate dahi almamıştı.

Bu şehir Mevlana şehri, Mevlana diyarı değil miydi?

Hz. Mevlana’nın doğum günü böyle bir etkinliği hak etmiyor muydu?

Üstelik, Hz. Mevlana’yı anmayı şehrin değişik günlerine ve aylarına yaymayı ve en geniş bir şekilde gerçekleştirmeyi taahhüt etmemiş miydiniz?

Bu çelişkiyi anlamakta güçlük çekenlerdenim.

Kültürün kanatlarını kırmaya devam ediyorsunuz, bir yeri yaparken, bir başka yeri incitiyorsunuz.

Dikkat edin incittiğiniz Hz. Mevlana…

Şerbet-i Veladet’in hemen ertesi gün ortaya konan Gastrofesti keşke bir hafta sonra yapsaydınız!

*****

Yıllardan beri ısrar ettiğimiz bir konu vardı. Kültürel etkinlikler. Kültürle arasına sürekli mesafe koymaya çalışanların inatları Gastrofestle paramparça oldu.

Neden mi?

Halkın izdihamından…

Halkın bu tür etkinliklere olan açlığının Gastrıofestle ortaya çıkmasından…

Yüzbinlerce insan ne demek istedi biliyor musunuz?

Yeter artık!

Yetti artık!

Sıkıldık artık!

Bunaldık artık!

Bu şehri kültürel etkinliklere açın, buluşturun artık!

Hadi artık!

Sevgili Kültür Müdürlüğü!

Büyükşehrimizin Kültür Daire Başkanlığı,

Merkez İlçe belediyelerimizin Kültür Müdürlükleri…

Kültürle yakından alakalı Sivil Toplum Kuruluşları!

Vaziyet ortada…

Şehrin beklentisi ortada…

En çok sevindiğim konu ne mi?

Ecdad Parkının atıl durumdan kurtulması!

Darısı Bedesten’in başına inşallah demekten de kendimi alamıyorum!

Konya gibi bir şehirde bu etkinlikleri öteleyenler, dilerim bir şeylerin farkına varmışlardır.

Dilerim biz nerde yanlış yaptık diye düşünmüşlerdir.

*****

Şehrimiz atıl bekleyen, mekanlar ve alanlarla dolu. Böyle bir zenginliği göremeyenler olarak, çok vakit kaybettik.

Birde dikkat çekmek istediğim husus şu…

Şerbet-i Veladet ve Gastrofest arka arkaya…

Neden böyle oldu?

Şerbet içtik, üstüne değişik tatlar tatmaya Gastrofeste geldik gibi bir şey var ortada…

Bugüne kadar, Şerbet-i Veladet’e siyasilerden, Başkanlardan, Oda Başkanlarından, Üniversitelerden dört dörtlük bir katılıma şahit olmadım.

Gastrofest hem kendini aştı, hem de herkesi Pandemi döneminde şaşırtmaya muvaffak oldu!

Şerbet-i Veladet, yine boynu bükük kaldı.

Birkaç saate sığdırılan ve hep bir an önce bitse de gitsek babında kutlandı. Bu yılda sözüm ona Pandemi ileri sürüldü.

Madem ki Pandemi vardı, tehlike büyüktü, lakin Gastrofeste yüzbinler koştu geldi. Hem de bir gün sonra…

Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu dememiz o yüzden…

Sanki 1 Ekim 2021 günü Virüs, aldı yanına varyantlarını ülkemizi terk etti!

Var mı başka yorumu olan?

*****

Hatırlarsanız Şerbet-i Veladet’e alternatif olarak, aynı güne denk düşürülen bir “Mâzi’den Âti’ye Ticaret Kervanı Yürüyüşü” programı vardı. O yıl Mevlana’nın doğum günüyle çakışmıştı. Protokolün yarısı Şerbet-i Veladet’e, diğer bir yarısı Kızılören’e Ticaret Kervanı yürüyüşüne gitmişlerdi. Allah’tan sayın Valimiz Şerbet-i Veladet programındaydılar. Sonra o yanlışlık telafi edildi, düzeltildi, ancak çakıştırma test edilmiş, denenmişti!

Bu sefer ne mi oldu?

Belli ki daha değişik bir şey teste tabi oldu!

Unuttuk, bilemedik, farkına varamadık demek çok mümkün görülmüyor çünkü…

Tek fark, günler çakıştırılmamış, sadece ardı ardına eklenmişti. Hz. Mevlana’nın doğumu olabilecek en asgari düzeyde kalırken, diğeri yüzbinlerce insanla buluşturulmuştu!

Garip bir tesadüf!

Garip bir bakış açısı!

Garip bir yaklaşım!

****

İnsan bu alemde hayal ettiği müddetçe yaşar diye Yahya Kemal’den ilham alarak, bu şehir üzerine hayaller kurduk.

Bu hayaller kültür ve kültür etkinlikleri üzerineydi.

Bu hayalleri yıllardan buyana yazdık, çizdik, ulaşması dileğiyle şehrimizle ve kamuoyuyla paylaştık.

Çıt çıkmadı kültür müdürlüklerinden ve dairelerinden.

Gastrofest dileriz bu etkinliklerin bir başlangıcı olur. Ve sadece onunla kalıp gitmez!