Ahmet Çapanoğlu

Ahmet Çapanoğlu

EĞİTİMİN KALİTESİ

EĞİTİMİN KALİTESİ

Aslında öğretmene tatil olmaz, onun eğitimi mezara kadar sürer. Maalesef eğitim sistemimizdeki en büyük sıkıntı biraz da işini sevmeyerek yapan ve kendini geliştirmeyen eğitimcilerden kaynaklanıyor.

Bir öğretmen düşünün. Üniversiteyi kazanıp öğretmen olmak için yıllarca uğraşır, gecesini gündüzüne katar ve öğretmen olarak mezun olur. Sonra atanmayı bekler.

Yıllarca atanma bekleyen bu öğretmen adayı, nihayet atanmıştır. Bir coşkuyla okula koşar. Sonra bankamatikle maaş çekmeye. Bütün öğretmenleri tenzih ederim ama sanki amacı eğitimci olarak gençleri yetiştirmek değil gibi.

Dün “ah bir atansam” diye bekleyen öğretmen, bugün yaz tatili bitiyor olması sebebiyle serzenişte bulunmaya başlıyor ve “Of yaaa, içim daralıyor, hem de nasıl, anlatamam, şimdi bu tatil niye bu kadar çabuk bitti ki?” diye kendince sitem ediyor.

Dün öyle bugün böyle. Atanamayınca, “bir atansam da 365 gün okula gitmeye razıyım” diyenler, bugün tatilin çabuk geçmesinden şikâyetçiler. Sistem bozuk, öğretmenlerin mantalitesi sistemle aynı oranda bozuk. Ne öğretmen okulu istiyor ne de öğrenci okula gitmekten memnun.

Eğitimciler idealist olmaz, tatilin bitmesinden şikâyetçi olursa, okulu seven idealist öğrenci nasıl yetişecek anlamıyorum. Bence bu tatilin bitmesini istemeyen öğretmene inat tatilin bir an önce bitmesini isteyen aileler var. Yorulmuşlardır Canparelerinin bir an önce okula gitmeleriyle kafalarını dinleme istekleri var. Sanki geçici bir süreliğine kendilerine emanet edilen çocuklarından bıkmış gibiler.

Okulda öğretmen çocuktan rahatsız, evde ebeveynler. Haliyle çocuklarda sanki istenmedikleri iki yer arasında isteksizce gidip geliyorlar. Çünkü öğretmenler yorgun, ebeveynler de yorgun olunca, öğrencilerde haliyle yorgun ve isteksiz olacaklar. Bu iki yorgun faktörden gerekli ilgiyi göremeyen çocuklar da sokaklardan memnun oluyor. Sonuçta öğretmenler de ebeveynler de “çocuğumuza söz geçiremiyoruz” diyorlar. Siz yorgunluğunuza söz geçiremiyorsunuz ki, çocuklara söz geçirebilesiniz.

Aslında öğretmene tatil olmaz, onun eğitimi mezara kadar sürer. Maalesef eğitim sistemimizdeki en büyük sıkıntı biraz da işini sevmeyerek yapan ve kendini geliştirmeyen eğitimcilerden kaynaklanıyor. Eğer eğitimci kendini geliştirir, öğrenci psikolojisinden anlarsa eğitim sistemi ne olursa olsun öğretmen de okulu sevecek, öğrenci de sevecek ve başarı gelecektir.

Kalmadı öğrencisinin derdiyle dertlenen, öğrencisini özleyen idealist öğretmenimiz galiba. Öğrenciler, kendini geliştirmeyen, okulu ve öğrencilerini sevmeyen, nemelazımcı öğretmenlerden, çocuklarını sevmeyen, çocukları için sözde hiçbir şeyden kaçınmayan ebeveynler ama çocukları için kendilerini geliştirme fedakarlığını göstermeyenlere emanetse siz bu gelecek nesilden ne bekleyebiliriz

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
7 Yorum
  • Mehmet MADEN / 10 Ekim 2018 09:25

    Tebrik ediyorum ahmet bey çok güzel tespitler

    Yanıtla (0) (0)
  • Abdullah Birisi / 09 Ekim 2018 21:00

    Ahmet Bay çok önemli bir noktaya dikkat çekmiş. Kızmak değil tebrik etmek gerekiyor. İnsanımız yaptığı işten memnun değil. Öğretmen eğitmekten, doktor hasta bakmaktan, çiftçi ekip biçmekten, gazeteci haber yapmaktan şikayetçi. İşsizlik oranının yüksek olduğu ülkelerde kimse sevdiği, gönül verdiği işi yapamıyor da ondan oluyor bu işler. Birbirimize kızacağımıza işsizliğin kökünü kazımaya aht etmeliyiz.

    Yanıtla (1) (0)
  • Ahmet / 08 Ekim 2018 08:15

    Öğretmen misiniz ? Okulda ders mi veriyorsunuz ? Böyle ön yargılı ve bilip bilmeden genellemeniz size yakışmamış...

    Yanıtla (1) (0)
  • halil doyuran / 08 Ekim 2018 15:43

    SİZ SANIRIM EĞİTİMCİSİNİZ. YAZAR YAZISINDA "Bütün öğretmenleri tenzih ederim" demiş, onu görmediniz galiba

    Yanıtla (0) (0)
  • Kızgın / 09 Ekim 2018 10:43

    küçük beyinler temelde söylenenlere bakmazlar. Ya kendilerine dokunan bir şey bulmuşlardır ya da okuma zahmeti bulmadan karşı atağa geçerler. İnsan küçük düşününce karşısındaki insanı yargılama yoluna gider. siz kendinizden birşey bulmuşsunuz ki, yazıya soruyla karşılık veriyorsunuz. bence ana fikir, idealist öğretmen tipini yansıtmakta.

    Yanıtla (0) (0)
  • Emre / 08 Ekim 2018 17:49

    İlgisizliğin ve bezmiş ligin her sektör için zirve yaptığı bir zamanda yaşıyoruz. Ama bunun kurtuluşu da dediğiniz gibi eğitimin ve eğitimcinin kalitesinin artması ile mümkün. kalemize sağlık

    Yanıtla (1) (0)
  • REFİK / 08 Ekim 2018 12:06

    Çok doğru tespit tebrik ederim

    Yanıtla (1) (0)
Ahmet Çapanoğlu Arşivi
SON YAZILAR