Böcük ne mi? Böcek demenin, şive ve ağız olarak böcük diye söylenmesi… Çünkü Anadolu’da, böceğe, böcük denir!

Böcük sevmek ise, sevene göre bir hayli eğlenceli bir yaklaşımdır aslında.

Hiçbir işin ucundan tutmuyor da, tutarmış gibi yapıyor ve öyle bir görünüme bürünmüşseniz…

Siz böcük seviyorsunuz demektir.

Mesela bir işyerinde çalışıyor gibi yapıyor,

Ne kadar angarya varsa birkaç kişinin üzerine yıkıp,

Elinizde çay bardağı ya da kahve fincanı oda-oda dolaşıyor,

Mesainizi akşama kadar böyle tamamlıyorsanız…

Siz de böcük seviyorsunuz demektir.

Parmağınızı dahi oynatmadığınız halde,

en faal eleman olma başarısını gösteriyor,

Bütün övgüleri,

Bütün aferinleri siz alıyor ve topluyorsanız…

Böcük sevmek konusunda yüksek lisans ve doktora yapmışsınız demektir ki, böyle sevgiden, böyle bir sevdadan korkmak lazım gelir!

Böcük sevmek herkesin harcı değildir!

Böcük seven, açılmayan kapıları kabiliyetiyle açandır!

Temenna çekmede üzerine olmayandır!

Amirlerinin, üstlerinin, patronlarının, müdürlerinin her lafını tereddütsüz, itirazsız tasdik edendir!

Her sözlerini emir telakki edendir!

Böcük sevmek, tek kelimeyle vaziyeti idare etme sanatıdır!

Zevahiri her hâlükârda kurtarandır!

Böcük sevenler en çok hangi böcekleri severler diye çok mu merak ediyorsunuz, o konuda sizlere yardımcı olalım;

İlk sırada uğur böcüğünü…

Sonra ateş böcüğünü…

Üçüncü sırada ağustos böcüğünü severiz diye söylerler amma, ağustos böcüğü pirimiz sayılır.

Bakmayın o karıncalı hikayeye demeleri meşhurdur.

Nasıl mı?

Ağustos böcüğü saz çalar, türkü söyler, şarkıları her tarafta yankılanır… Dili iyi kelam eder. Müzikten anlar, resim çizer, hem okur, hem yazar, ozan olur, şair ruhludur, yerine göre hatip, yerine göre katiptir.

Ağustos böcüğü, böcük sevenlerin idolüdür adeta…

BÖCÜK SEVMEK ETLİYE-SÜTLÜYE KARIŞMAMAK DEMEKTİR!

Böcük sevmek demek, zülfüyare dokunmadan geçmek demektir. Böyle bir yanlışa, böyle bir hataya düşmemek, kendini ateşe atmamak demektir.

Ben icabında elimi sizler için taşın altına koymasını bilirim demek,

Böcük sevmenin ideal örneklerinden biri olarak tarihe geçmiştir!

Taşın altına el koymak demek,

zülfüyare dokunmak demektir ki,

Böcük sevenler için laftan lafa geçmek,

Lafla meydanları inletmek,

Lafla gönüllere su serpmek,

Laftan kuleler, kaleler inşa etmek,

Böcük sevmenin gereği ve gerçeğidir.

Suya sabuna dokunmamak böcük sevmenin aşkıyla yollara düşmektir.

Böcük sevenler suya sabuna dokunulunca işlerinin rast gitmeyeceğini,

İyi iken kötü olunacağını,

Ağrımayan başlarının ağrıyacağını iyi bilirler.

Böcük sevmek; etliye-sütlüye kesinlikle ve katiyetle karışmamak demektir. Böcük sevmek,

Bana dokunmayan yılan değil bin yıl, yaşadığı kadar yaşasın demektir.

Böcük sevmek;

Fikri sorulduğunda laflara tur attırmak,

Orta sahada top dolaştırır gibi lafları dolaştırmak,

Konuyu kördüğüm etmek,

Hiçbir sonuca ulaştırmamanın yollarında emin adımlarla yürümektir.

BÖCÜK SEVEN TAM BİR UYAROĞLUDUR!

Böcük seven için sözden çıkmamak olmazsa olmazdır. Gel denilince gelen, git deyince giden kim denildiğinde ilk akla gelendir.

Kendine ait bir fikri yokmuş gibi görünse ve bilinse de, bu özelliğini ustaca gizleyen, saklayan ve kesinlikle bir yerde konuşmayandır.

Onun için o zarar görmez. Kimin ne zarar gördüğü umurunda olmaz. Saatini doldurur, yevmiyeyi doğrultur.

Böcük sevmek, mülayim olmak, sessiz olmak, sesini çıkarmamak, genel gidişata ayak uydurmak demektir.

Bazıları böcük seviyor diye laf çarpıtmalara, gülüp geçmek, hakkınız var, ne kadar da doğru söylediniz demek, sevilebilecek böcüklerde neden olmasın diye lafa dahil olurmuş gibi yapmak bu işin esasıdır.

Böcük sevmek, değişik bir anlayış ve olaylara bakış şeklidir.

Bir manada ipe un sermektir.

Hiç bir şeye tepki vermemektir.

Gemisini yürüten kaptan sözü böcük sevenler için söylenmiştir adeta.

BÖCÜK SEVMEK DEYİP DE GEÇMEYİN!

Bazen bu böcük sevenler öyle mahir, öyle cevval, öyle cevahir olurlar ki, kendilerine zarar gelebilecek, kendilerini gölgede bırakacak, kendilerinin fark edilmesine engel olabilecek nice maharetlere sahip insanı gözden düşürüp, ilişiklerinin kesilmesini sağlayıp, başköşeye kendileri otururlar.

Gidenlerin yerlerine gelenleri de korku salma ile çalıştırıp, kendileri yine böcük sevmeye devam ederler.

En iyi yağcılar, en kaliteli yağdanlıklar…

En ünlü yalakalar, böcük sevenler arasından çıkmıştır desek yalan olmaz.

Velinimetlerinin ayda alemde bir olan işlerini büyük bir dikkat ve nezaketle yerine getirip, güven tazelerler.

Yaptıklarının reklamını da birilerine yaptırırlar ve anlattırırlar ki, kendilerine ne kadar mütevazi, ne kadar hatırşinas kişi denmesinin yolunu açarlar!