Yusuf Alpaslan Özdemir

Yusuf Alpaslan Özdemir

Van’dan yükselen ezgi: Tarihin ve tabiatın izinde bir yolculuk

Dağların yalnızlığında, gölün dinginliğinde ve otlu peynirin tadında… Van ve çevresindeki iller, her adımda yeni bir sır fısıldıyor: Her taşın altında bir medeniyet, her köşede bir lezzet saklı. Van, sadece bir şehir değil; zamanın durduğu bir masal!

Geçen haftaki Doğu gezimizde Van başroldeydi. İlk kez gittiğimiz Van’da günübirlik yerel turlarla çok yönlü/kuşatıcı bir gezi yapmış olduk.

Konya’mızdan hızlı trenle önce Ankara’ya, sonra uçakla Van’a geçtik, neredeyse bir gün süren otobüs yolculuğu pek akıl kârı değil kuşkusuz.

Van tarihi ve tabiat güzellikleriyle dikkat çekici, keyifle gezilebilecek bir yer: Van, Hoşap, Çavuştepe, Ayanis Kaleleri, Van Müzesi, Akdamar Kilisesi, Kızıl Kilise, Yedi Kilise (Varagavank), Halime Hatun Kümbeti, Van Gölü, Akdamar Adası, Muradiye Şelalesi, Süphan Dağı… Yakınlarında Ahlat, İshak Paşa Sarayı, Ahmed-i Hani Türbesi gibi daha pek çok güzellik, ziyaretçisini bekliyor.

whatsapp-image-2025-08-19-at-12-30-58-1.jpeg

Van’ın Zenginlikleri

Van deyince kale ve göl ilk akla gelen yerler. Urartu Krallığı'nın başkenti Tuşpa'nın kalbi olan Van Kalesi, MÖ 9. yüzyılda Kral Sarduri tarafından yaptırılmış ve dünyanın en eski "çivi yazılı" kitabelerinden biri buradadır. "Horhor" kaynak sularıyla ünlüdür ve kalenin eteklerinden çıkan bu sular, Urartular döneminde içme suyu olarak kullanılıyormuş. Kaledeki "Analı-Kızlı" açık hava tapınağı ıskalanmamalı, Urartu tanrılarına adanmış nadir bir kaya kütlesiymiş burası.

Düşünün, elinizde Van Kalesi gibi bir değer var ama yol yapmamışsınız. Van, misal bir Konya’ya çok uzak, arabayla gitmek güç, uçakla geldiniz, doğal olarak araba yok. Toplu taşımaya bindiniz, kalenin karşısında indiniz. Kilometrelerce yürüdükten sonra kaleye ulaşabiliyorsunuz. Direkt kaleye giden, çarşıya dönen belediyenin otobüs seferleri çok seyrek.

Van Kalesinin tam karşısındaki Van Müzesi ise merkezdeki depremde yıkılan müzenin yerine yapılmış. Müzede "Urartu Hazinesi" denilen altın takılar, bronz silahlar ve dini objeler sergileniyor. Bu müze, dünyanın en büyük Urartu eserleri koleksiyonuna ev sahipliği yapıyor, 5.000 yıllık "Van Gölü Evleri" (sazdan yapılmış antik ev modelleri) müzenin en ilgi çeken eserlerinden. "Van Kedisi" mumyası da müzenin ilginç eserlerinden biri ki şehir merkezindeki üniversite kompleksinde Van Kedi Evi de gezilebilecek yerlerden.

Van Gölü’ne gelirsek. Van Gölü, dünyanın en büyük sodalı gölü ve Türkiye'nin en büyük gölü olarak 3.755 km²'lik alanıyla bir tabiat harikasıdır. Tuzluluk oranı %1,8'i aşan suları, endemik 'inci kefali' balığına ve mikrobiyalitlere ev sahipliği yapar. Deniz seviyesinden 1.646 metre yüksekte, tektonik bir çöküntüde oluşan bu göl, aynı zamanda dünyada mikrobiyalitlerin (tatlı su mercanları) ilk kez keşfedildiği yermiş. Sığ kıyılarıyla yazın plaj turizmine, kışın ise donan yüzeyiyle foto safari tutkunlarına hizmet vermekte, bunu da not edin.

Gerek ilçelerde, gerekse şehir merkezinde yılların verdiği yorgunluk ve bakımsızlığın izleri dikkatimi çekti. İlden çok ilçeyi andıran genel havasına karşın yoğun bir ziyaretçi kitlesi var. Çeşitli yerlerden onlarca tur ve bireysel ziyaretçi Van turizmini ve ekonomisini canlı tutuyor. Sistemli çalışmalarla bu durumun daha da zenginleşmesi mümkün, Vali Bey’in dikkatine!..

Sayıları az kalmış Vanlıların anlattıklarına göre buranın yerlisi yok denecek kadar az kalmış. Terör örgütünün baskıları yüzünden iş adamları elini çekmiş önce, deprem sonrası Vanlıların çoğu da geri dönmemiş. İranlılar başta olmak üzere epey bir göç almış şehir; lâkin ilginçtir, Suriyeli sayısı yok denecek kadar azmış.

whatsapp-image-2025-08-19-at-12-30-57.jpeg

Otlu peynire dikkat!

Nereye gidersek gidelim yerel lezzetler önemli bir konu, sonuçta boğazlar meselesi mevzu bahis. Van mutfağı oldukça zengin, et çok lezzetli; yüksek rakımdan pay biçebilirsiniz. Bu noktada Affan Bey’in işlettiği Aşiyan Ev Yemekleri ön plâna çıkıyor. Müessese hakkında sosyal medya hesaplarından bilgi edinebilirsiniz ama yemeklerin tadını nasıl alırsınız bilmem artık! Burada eski siyasetçi, Seyyid Ahmed Arvasi’nin torunu ve Necip Fazıl, Rasim Özdenören, Nuri Pakdil, Cahit Zarifoğlu gibi değerlerimizle tanışan, sohbetler eden, onları ağırlayan Naci Orhan’a denk gelmemiz başlı başına bir güzellikti. Naci Orhan, liseyi dahi sonradan bitirmesine rağmen kendini yetiştirmiş, ‘Çıkış Yok’ adlı şiir kitabı yayınlamış biri. Birer kitabını da imzaladı bize. Şiirlerde özellikle ironi dikkat ediyor, bugünlerde örneklerine az denk geldiğimiz geleneksel şiir biçimlerinin de altını çizmeliyim. Naci Bey’in anıları ve kitabı ile alâkalı müstakil bir yazı yayınlayacağım yakında inşallah.

whatsapp-image-2025-08-19-at-12-30-58.jpeg

Van mutfağından söz ederken otlu peynire müstakil bir yer açmak zaruri. Van'ın meşhur geleneksel peynirlerinden Otlu Peyniri, özellikle doğal otlarla aromalandırılmış eşsiz lezzetiyle ünlü. Genellikle koyun veya inek sütünden yapılan, sirmo (yabani sarımsak), mendi (dağ nanesi), heliz (yemlik), kekik, çiriş otu gibi yöreye özgü bitkilerle zenginleşen, tuzlu, aromatik ve hafif keskin bir tadı olan, otlar, peynire kendine özgü bir koku ve lezzet kattığı, yarı sert veya yumuşak, genellikle salamura şeklinde saklanan ve Türk Patent Enstitüsü tarafından tescilli Van Otlu Peyniri Van’a gidenlerin mutlaka tatması ve hediyelik olarak alması gereken bir lezzettir.

Van’da bulunduğumuz bir hafta boyunca pek çok yerde tatma imkânı bulduğum otlu peynir konusunda” Nadir Çiftlik” Otlu Peyniri ön plâna çıkıyor. Denediğim onca otlu peynirin tuz oranı, aroma ve ot karışımı istikrarsız ve rahatsız ediciyken nadir Çiftlik’in otlu peyniri tüm bu olumsuzlukları ortadan kaldırmış, dengeli ve çok hoş bir lezzete kavuşmuştu. Rezzan Bayram öncülüğündeki Nadir Çiftlik, geleneksel yönetimlerle modern şekilde ürettiği otlu peyniri geniş kitlelere tanıtmak, sistem oluşturmak ve gerekli kalite standartlarına ulaşmak için endüstri mühendisi Leyla Aydan Doğan danışmanlığında Sakine ve Esma Hanımlarla emin adımlarla yol alıyor. Dediğim gibi anlatarak yaşanmaz, anlaşılmaz, tadına bakmak gerek; bu sayede otlu peynir satan diğer yerlerle Nadir Çiftlik’in farkını somut şekilde anlayabilirsiniz. Amacım asla reklâm değil ama Van’a gidecek, gitmeyi düşünen okurlarımı bilgilendirmek gibi bir sorumluluğun bilincindeyim.

Van Mutfağına devam edelim… Başka ne var bu zengin mutfakta Van otlu peynirinden başka: Van kahvaltısı, murtuğa, kurut aşı, ayran aşı, cacık aşı, keledoş, tırşik, Van köftesi, ciğer köftesi, sengeser, kavut, helise, gılorik, kıris, tandır balığı, şile, sütlü incir, Van katmeri, Van baklavası… lezzet şöleni yaşatacak tatlar. Bunlardan ayrı ayrı söz etmek sayfa sınırları nedeniyle güç ama siz küçük bir internet araştırmasıyla cevap bulabilirsiniz.

Mütevazı bir yazıda ancak ilham verebilirim. Hasılı ve’l- kelâm Van ve çevresinde Ağrı Dağı, dünyada ilk kalorifer sisteminin kullanıldığı ve daha pek çok dikkat çekici özelliklere sahip İshak Paşa Sarayı, Büryan Kebabı ve daha pek çok zenginlik sizleri bekliyor…

whatsapp-image-2025-08-19-at-12-31-25.jpeg

BONUS:Behçet Mahir, Erdem Bayazıt, Fikret Demirağ, Gülten Akın, Hakan Albayrak, Halil İbrahim Özcan, İhsan Colemergî, İlhami Emin, Kadir İnanır, Mehmet Atlı, Mehmet Emin Kırıkçı, Memduh Cumhur, Mümtaz Alpünde, Necmettin Sahir Sılan, Nevzat Üstün, Osman Nuri Baran, Ömer Faruk Korkmaz, Refik Durbaş, Rohat Alakom, Sedat Umran, Selahattin Alpay, Şahabettin Uzunkaya, Tahsin Saraç, Yaşar Karaduman, Yusuf Ziya Bahadınlı, Zübeyir Batur, Ziyaeddin Fahri Fındıkoğlu, Zeynelabidin Zinar gibi ‘değer’leri bağrından çıkaran Van’ın halk kültürü zenginliği de anılmaya değerdir.

1. Deyimler

  • "Ağzından çığlık çıkmak" (Çok şaşırmak)
  • "Gözüne kara su inmiş" (Kötü niyetli olmak)
  • "Dili kırılmak" (Konuşamaz hâle gelmek)

2. Yöresel Kelimeler

  • "Gılık" (Kız çocuğu)
  • "Zıbarmak" (Yorulmak, bitkin düşmek)
  • "Hozan" (Ekilmemiş tarla)
  • "Şelek" (Sırt bağı, yük)

3. Lâkap ve Hitap Şekilleri

  • "Beyto" (Kürtçe kökenli, "beyim" anlamında erkek lâkabı)
  • "Xatûn" (Hanım anlamında kadınlara hitap)
  • "Dado" (Dede, yaşlılara saygı hitabı)

4. Kalıplaşmış Sözler & İkilemeler

  • "Elin ağzı torba değil ki büzesin" (Dedikoduyu engelleyemezsin)
  • "Gız gider, gazan dumanı tüter" (Evlenen kızın ardından söylenir)
  • "Hırçik hırçik ağlamak" (Hıçkıra hıçkıra ağlamak)

5. Beddua & Hayır Duaları

  • "Allah canını alsın da hakkımı helâl etmem" (Ağır beddua)
  • "İt ölür, itliği kalır" (Kötü kişinin izi silinmez)
  • "Allah yüzünü ak etsin" (Hayır dua)

6. Yemek Kültürüne Ait Tabirler

  • "Kerti" (Kurutulmuş yoğurt)
  • "Tandır bastısı" (Tandırda pişen ekmek)
  • "Keledoş" (Etli kemikli yöresel yemek)

Van'ın kendine has şivesi ve Kürtçe-Türkçe karışımı dil yapısı bu sözleri renkli kılar. Özellikle "Vanlı'nın ağzı kara, sözü kara" sözüyle de bilinir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yusuf Alpaslan Özdemir Arşivi

Düşünce tarihleri

12 Kasım 2025 Çarşamba 15:16

Şehir ve belirsiz duvarları

13 Temmuz 2025 Pazar 15:19

Fânusun içinden okyânusa bakmak

23 Haziran 2025 Pazartesi 10:58

Gençleri yoldan çıkarmak (!)

26 Mayıs 2025 Pazartesi 10:51