Bayram Kabadayı

Bayram Kabadayı

Anadolu’nun tarih kokan ilçesi ‘SİVRİHİSAR’

Anadolu’nun tarih kokan ilçesi ‘SİVRİHİSAR’

Anadolu’muzu gezelim görelim gezimizde bu sefer yolculuğumuz, iç Anadolu’muzun tarih kokan ilçesi Sivrihisar idi.

Tanıtım elçileri derneğinin düzenlediği bu gezimize, her zamanki gibi şehrimizin klasik gezi başlangıç yeri olan Anıt’tan hareket ediyoruz. Esas itibarıyla bu tip gezileri, bir fotoğrafçı olarak çok sevdiğimi hemen beyan etmek isterim. Çünkü fotoğraf çekmek beni mutlu ettiği kadar, çekilen her karenin tarihe bir not düştüğünü de belirtmek isterim. Keşke yılar önce böyle imkânlar olsaydı da, o eski tarihlerde çekilen kareler elimizde olsaydı, ne güzel olurdu değil mi?

Ama ben diyorum ki, hala vakit geçmiş değil, normal yaşamımızı sürdürdüğümüz alanların mutlaka fotoğraflarını çekmeliyiz. Bunun yanı sıra kültürlerimizin, gelenek göreneklerimizin, adetlerimizin yemeklerimizin, çalışma sahalarımızın, velhasıl tüm yaşam koşullarımızı fotoğraflamak gerekir diye düşünenlerdenim…

Fotoğrafları çekmeliyiz ki, gelecek nesillerimize bu kareleri aktarabilmeliyiz. Fotoğraf çekmek istiyorsanız, güzelim Anadolu’muz sizlere yeter artar bile, her tarafı tarih kokan her tarafı güzelliklerle dolu bir Anadolu toprağında yaşıyoruz çok şükür. Neyse biz konumuza dönelim saat 11.00 gibi varıyoruz Anadolu’muzun tarih kokan ilçesi Sivrihisar’a… Bizleri orada belediye görevlisi bir arkadaşlarımız karşılıyorlar. Başlıyoruz Sivrihisar’ı gezmeye ilk durağımız Kurşunlu Cami; kitabesine göre inşa tarihi 898/1492 yazıyor cami tek kubbeli ve tek minareli olarak gözüküyor. Bu cami 1343’te Hacı Osman oğlu Hoca İbrahim’in yaptırmış olduğu, mescidin yıkılıp genişletilen yerine yaptırıldığı rehberimiz tarafından bizlere anlatıldı…

Ve ayrılıyoruz kurşunlu camiden ve yine tarihi bir camiyle karşılaşıyoruz; Ulu Cami, belediye binasına yakın olan bu tarihi camimiz, 1275 yılında Mevlana Celaleddin Rumi’nin müritlerinden, Eminiddin Mikail tarafından yaptırıldığını öğreniyoruz. Ben Ulu Caminin ahşap ağırlıklı iç mekânını görünce, Kastamonu’daki kırk direkli cami aklıma geldi, sanki biraz da Konya’nın Beyşehir ilçesindeki Eşrefoğlu camisinin iç mimarisine çok benzerliği dikkatimi çekti...

Bu arada hemen söylemeliyim ki, Sivrihisar’ın tarihi saat kulesine bayıldım. Dağların eteği sayılabilecek bir yükseltiden, şehre doğru arz-ı endam ediyor. Saat kulesi çok eski olduğu ve ilçe kaymakamı Mahmud Bey tarafından 1899’da yaptırılmış olduğunu öğreniyoruz.

Ha şunu eklemeden geçemeyeceğim, Sivrihisar Belediyesinden görevli arkadaşlar; ‘tarihi evlerin restorasyon işlerini başlattıklarını ve tarihi dokuyu yeniden canlandıracaklarını hatta, bu hususta çalışmaların hemen başladığını’ da bizlere ilettiler.

O daracık sokaklarda, tarihi evler arasında gezmek son derece haz veriyor insana, sizleri tarih öncesine alıp götürüveriyor…

Ve devam ediyoruz tarihi dokular arasında, yolumuz üzerinde dağların eteklerinde kurulmuş açık hava heykel müzesine varıyoruz.

Tarihi tekrar yaşatmak tanıtmak için 2011 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı, Eskişehir Valiliği ve Sivrihisar Belediyesinin katkılarıyla kurulmuş. Türkiye’nin ilk Açık Hava Heykel Müzesi olmuş. Açık hava heykel müzesinde heykeller arasında, TC kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, Kazım Karabekir, Şerife Bacı, Kırkpınar’ın unutulmaz ağalarından Hüseyin Şahin, ünlü yazar Yaşar Kemal, Alaaddin Keykubad, ağ çeken balıkçılar, demirci ustası, Nasreddin Hoca, Yunus Emre’den Karacaoğlan’a dünyanın yakından tanıdığı önemli isimlerden oluşan heykeller, burada sergileniyor.

Gerçekten gezip görmenizi tavsiye ederim bu açık hava heykel müzesini. Açık hava müzesine yakın olan bir yapıda Ermeni Kilisesi. Ermeni Kilisesi 1881’de Ermeniler tarafından yapılmış. Kilisenin ortasında büyük bir kubbe, köşelerinde de iki büyük çan dikkatimi çekti

Ermeni Kilisesinin 19. yy’da yapıldığını öğreniyoruz. Benim diğer dikkatimi çeken olaydan bir tanesi de, kilisenin içinin sesin son derece akustik olmasıydı. Ve gezimize tarihi yapılar arasından devam ediyoruz. Şimdiki durağımız ise Zaim Ağa Konağı…

İki katlı Tarihi Zaim Ağa Konağı, gerçekten tarihi dekorlarıyla bizleri hayran bırakıyordu. Bize mihmandarlık yapan arkadaşımız; Ankara’nın dışında ilk kez 24 Mart 1922 tarihinde Atatürk’ün başkanlığında hükümet üyelerinin toplanıp önemli kararların alındığı konak olarak anlatıyordu.

Ve böylece bir ‘yurdumuzu gezelim görelim’ gezimiz daha nihayetleniyordu Sivrihisar ilçemizde bulunan Zaim Ağa Konağı’nda…

Gezimiz sırasında bizlere, gereken desteklerini esirgemeyen, Sivrihisar Belediye görevlilerine sonsuz teşekkürlerimiz sunuyoruz…

Bir başka gezelim görelim gezimizde buluşmak dileği ile hoşçakalın…

19125309_1442698025791641_2084208085_o.jpg19179245_1442698282458282_1699656788_o.jpg19181768_1442699735791470_1185369189_o.jpg

 

 

 

 

 

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Bayram Kabadayı Arşivi
SON YAZILAR