“Dergiyi yaşat ki edebiyat yaşasın” şiarına büyük bir şevk ve aşkla bağlı olduğumu okurlarım iyi bilir. Her ay en azından bir dergi alarak dergileri yaşatmanın gerekliliğini de her fırsatta vurguluyorum.

Dünkü yazımda ele aldığım sanal yaşamın tehlikeleri edebiyat için de tehdit. Edebiyat dergileri ve basılı kitaplar, kitabevleri her ne kadar şimdilik hayatımızda olsalar da yeterince sat(a)madıkları için art arda pes ediyorlar. Bunca akademisyen, öğretmen, öğrenci vd. olan bir ülkede dergilerin kapanması, fedakârlıkla çıkanların ancak 500-1000 gibi satış rakamları yakalayabilmesi üzüyor, düşündürüyor bizleri.

Okuma namına her şeyin daha güzele gitme arzusuyla Notos’un yeni sayısından bahsetmek istiyorum bugün.

Semih Gümüş kaptanlığında yoluna devam eden Notos, Batıda edebiyat adına neler olduğu ve çeşitli konulardaki hacimli soruşturma dosyalarıyla ilgimi çeken bir dergi. Ekonomik nedenlerle bu sayısı oldukça geç ve elli liradan yetmiş liraya çıkan fiyatıyla çıktı ama eminim ki polisiye meraklıları Notos’un son sayısını kaçırmayacaklardır.

Derginin içeriğine geçmeden epey bir reklâm alan, kuşeden kitap kâğıdına geçen derginin tüm desteğe ve masraf kısmalara mukabil ekonomik zorluklar yaşaması, artık bayilere geç gelmesi doğrusu bana ilginç geliyor.

EN ÖNEMLİ 40 POLİSİYE ROMAN

Notos her yıl farklı bir konuda düzenlediği geleneksel yıllık soruşturmalarının on yedincisinin sonuçlarını Mayıs-Haziran 2023 tarihli 96. sayısında açıkladı. Bu yılki soruşturmanın konusu edebiyat türleri arasında öteden beri ilgi gören polisiye türünde yayımlanmış romanlarla ilgili. Soruşturmanın sonunda ortaya bütün meraklıları için bakılacak, izlenecek, değerlendirilecek, arşivlik bir liste, bir kılavuz çıktı.

Polisiye edebiyatının son yüzyılından biraz daha uzun geçmişini kapsayan En Önemli 40 Polisiye Romanı soruşturması 319 yazar, araştırmacı, çevirmen ve editörün yer aldığı önemli bir kamuoyunun seçimlerini yansıtıyor. Listeyi merak edenler, polisiye roman kültürünü geliştirmek isteyenler elbette bu ay bir Notos alıp okumalı. Dosya kapsamında ayrıca Erol Üyepazarcı, Suphi Varım, Ercan Akbay, Aykut Doğan ve G.K. Chesterton’ın yazıları; Vuslat Çamkerten ve Virginia Elena Patrone’nin desenleri yer alıyor.

James Bond hayranlarına da Notos’un güzel bir sürprizi var bu sayıda. Polisiye türünün en uzun ömürlü kahramanlarından James Bond’un yazarı, daha doğrusu her şeyi Ian Fleming ile Philip Marlowe’un yaratıcısı Raymond Chandler’ın söyleşisi var. Notos’un ikinci söyleşisi “Buzkandilleri” ve “Ateşle Yaklaşma”nın yazarı Kadire Bozkurt ile yapılmış.

Derginin sürekli köşelerinden “Aganta” bölümünde günümüz edebiyat dünyasına ve güncel kitaplara dair yazılarıyla Alper Güngör, Cansu Eylül Yapıcı, Esin Akşar, Fulya Kılınçarslan ve Özge Kılıçoğlu ilginizi çekecek yazılarıyla yer alıyor.

Yine bir başka sürekli köşe “Bir Yazarın Seçtikleri”nde Buket Uzuner okunmasını zorunlu gördüğü kitapları, Halil Yörükoğlu ise en çok etkilendiği yazarı nedenleriyle birlikte Notos’a anlatıyor.

Şenay Eroğlu Aksoy, Bahri Vardarlılar ve Çağdaş Küçük kısa sorulara kısa yanıtlarla kendi yazarlık serüvenlerini ve yayımlanan son kitaplarını anlatıyor. Bu bölüm yazmayı sevenler için de ayrı bir önem taşıyor.

Kitaplık bölümünde Banu Yıldıran Genç 2022 Yaşar Nabi Nayır Öykü Ödülü’nü kazanan Mehmet Fazlı Gök’ün kitaplaşan öyküleri Çirkin Sevgilim’i, Esra Ertan Taleb Alrefai’nin Kaptan adlı kısa romanını, Damla Karakuş Mehmet Çimen’in ilk kitabı Her Şeyin Bi’ Şeyi Vardır’ı, Şenay Eroğlu Aksoy Aylin Balbao’nun Bu Hikâye Senden Büyük Osman adlı öykü kitabını, Serkan Parlak Elçin Poyrazlar’ın Kayıp Yüz adlı feminist polisiyesini inceliyor.

İlk çıktığında aslında bir öykü dergisi olan Notos’ta elbette yine epey bir yerli ve yabancı öykü var.

Hasılı dergi almaya bu ay bir Notos’la başlayabilirsiniz. Unutmayalım ki; dergiler yaşarsa edebiyat yaşar!..