Hasan Durucan

Hasan Durucan

Ellerim bomboş

Ellerim bomboş

Hayatımda izlediğim en saçma maçlardan birisi olarak hatırlayacağım Braga maçını. Portekiz deplasmanından mağlup olarak dönmenin burukluğu içerisindeyiz. Oysaki basın toplantısındaki kendimize olan güvenimizden sonra üç puanla burada tanışacağımızdan nerdeyse hiç şüphem yoktu. O eski halinden eser kalmayan Braga karşısına gerçekten göz dolduran ilk çeyrek dilimle başladık.

Aykut Kocaman'ın sahaya sürdüğü sürpriz kadronun şaşkınlığını yeni attığım süreçte Hadziahmetoviç'in sert şutuyla adeta golü kokladık. Topu ayağına aldığı süreçte o bilindik yan pasların yanı sıra dikine oynayan, topu güvende saklayan temsilcimiz oyunu da üçüncü bölgeye sürme hedefine adım adım ilerledi. 2012 yılında aldığı cezasının bedelini ödeyen Dimitar Rangelov ise Avrupa'da ki üç maçlık hasretine bu maçta dur diyerek elinden gelenin de fazlasını yapmak üzere ant içmiş şekilde yeşil sahadaydı.

İkinci çeyreğin dilimin sonunda Miloseviç'in pasıyla ceza alanı içinde buluşan Rangelov, rakibini geçerek kalecinin sağından topu filelere gönderince işte bugün burada bu maç bitti diye içimden geçirdim. Ki geçirmez olsaydım dedirten, skora yeniden denge getiren golü kornerden dört dakika sonra kalemizde gördük. Bu golle birlikte maçın kaderini belirleyen ilk yarının son on beş dakikalık diliminde rakip ucuz bir kırmızı kartla on kişi kalırken fiziksel anlamda avantajı elimize aldık. Maçın başlana düdüğünün ardından sahada ki performansı vasat olan Ali Turan'ın kaleci Serkan'a verdiği geri pasta Serkan topu eline alınca ceza sahası içerisinde rakibe golü al da at dedik. Hazırlık maçında hatta antrenmanda yapılmayacak böyle bir hatayla golü kalemizde yine yeniden gördük. İlk yarıyı mağlup tamamlayıp ikinci yarıya daha ofansif başlamak adına Aykut hoca sahaya kaptan Ali Çamdalı ve Ömer Ali Şahiner'i sürerken sistem olarak da dörtlü defansı üçe çekip orta sahayı kuvvetlendirdi. Kontrollü futbolu rakibin sahasına yıkmaya başladığımız ikinci yarının onuncu dakikasında bu seferde Skubic çok ucuz bir şekilde hakem tarafından ikinci sarı kartla oyundan atılınca yapılan tüm sistem bozuldu. Maça damgasını vuran hakem Alexandru Tudor temsilcimizin de bariz kaderiyle oynadı.

Önce beraberliği ardından da galibiyet golünü bulmak adına fazla gayret gösteremeyen Kocaman'ın öğrencileri maçın son dakikasına kadar dirense de doksan artı beşte Serkan'ın arkadaşlarına destek için gittiği korner atışında golü boş kalemizde görünce skorun adı da Alexandru Tudor oldu. Aslında çok rahat kazanabileceğimiz bir maçı başta bireysel hatalarımızın kurbanı olarak bir puan bile alamadan kaybettik. Daha matematiksel olarak gruptan çıkma şansımız olsa da ben bu maçla birlikte Avrupa defterini kapattığımızı ve yeşil beyazlı ekibin Shaktar Donetsk, Genk müsabakalarına prestij olarak çıkacağına düşünüyorum. Tecrübelerimizi heybemizde kar sayarak emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Hasan Durucan Arşivi
SON YAZILAR