Mustafa Balkan

Mustafa Balkan

Siyaset ve Kelebek Etkisi

Siyaset ve Kelebek Etkisi

Ak Parti Eski Konya İl Başkanı Ahmet Sorgun, milletvekili olduktan sonra bir sohbet sırasında “Aidiyet olmadan siyaset olmaz. Mutlaka bağlı olduğunuz bir yer olmalıdır. Konya’dan samimiyetle yola çıkabiliriz. Ama Ankara’dan dönüş nasıl olur, orasını ben bilemem.”

demişti.

Ankara’dan “MKYK Üyesi” olarak Konya’ya dönen Sayın Ahmet Sorgun’un il başkanlığı dönemindeki siyaseti, “herkese eşit mesafede” durma politikası idi. Tabi şimdi şartlar değişti. Siyasette büyük bir değişim yaşanıyor.

Mevlâna’ca ifade etmek gerekirse; siyasette bundan böyle yeni şeyler söylemek lâzım. Sayın Sorgun, o sohbette şu açıklamalarda da bulunmuştu: “Siyaset bir emanet işidir. Ama emanetçi olmayacaksın. Buna örnek olarak Hüsamettin Cindoruk ve Yıldırım Akbulut gösterilebilir. Siyasette ufkun büyük, adımların küçük olacak. Siyasette nemelâzım dememek lâzım. Siyasetin ruhu hak rızası, bedeni de halk hizmeti olunca hiç kaybetmezsiniz.”

DAVUTOĞLU VE ÇUVAL SİYASETİ

O sohbette “Siyaset hep doğruyu söyleme ama her doğruyu söylememe sanatıdır” diyerek usulsüz vusulün olamayacağını ifade eden Sorgun’un, siyasetle ilgili anlattığı şu olay, atın, seyis tarafından nasıl tımarlanacağına dair çok çarpıcı bir misâl:

“Osmanlı’nın son dönemlerinde Meclis-i Meb’usan’da söz alan sakallı bir mebusa, azınlıklardan bir başka mebusun “Ey Molla sen ne anlarsın siyasetten” diyerek sözle sataşması üzerine o mebusun “Biz siyaseti senden değil, hamaldan öğrendik” diye cevap vermesini hatırlatarak iri yarı zenci bir hamalın, un çuvalları alıp yere koyarken hızlıca bıraktığından devamlı patlaması üzerine hamal başı, “Evladım çuvalı siyasetle yerine koy” diyerek uyarıyor. Siyaset, çuvalı patlatmadan yerine koyma sanatı aslında.”

Siyasette risk alamayan Ak Parti Eski Genel Başkanı ve Başbakan Davutoğlu, ‘çuvalı patlatmadan yerine koyma sanatı’nı demokratik usûllerle gayet güzel icra etti. Aslında Sayın Erdoğan, kurt politikacı olduğunu Sayın Davutoğlu’nu “Başbakan” yapmakla göstermişti. Davutoğlu “emanetçi” olmadı, ama emaneti sahibine demokratik bir şekilde teslim etti.

KELEBEK ETKİSİ

Öğrendim ki 150 binin üzerinde kelebek türü varmış. Bu kelebekler de aralarında Gündüz Kelebeği ve Gece Kelebeği olarak iki kısma ayrılıyormuş. Gündüz kelebekleri de "Hesperioidea ve Papilionoidea" olarak iki çeşitmiş.

İvriz Şenliği’nde, Halkapınar’ın tarihi geçmişini anlatan hocalarımızı dinlerken bir kelebek etrafımda pervane oldu. Bir yere konsa da resmini çeksem diye aklımdan geçirmiştim. İlk önce önümde duran taşa ve çimenlere kondu. Ben çekmek için hamle yaparken uçtu. Sonra tekrar geldi ve sanki benim arzumu yerime getirmem için önce kalem tutan elime, sonra koluma ve daha sonra da yüzüme kondu. Ortaya gördüğünüz gibi güzel manzaralar çıktı. Bu gelişmeyi kareler halinde çok güzel çeken kıymetli eşime teşekkür borçluyum.

balkan-0.jpgbalkan-01.jpgbalkan-02.jpgbalkan-03.jpg

‘Kelebek’ filmini seyrettiniz mi bilmiyorum. Ben iki kez seyrettim. Ayrıca birde “Kelebek Etkisi” diye bir şey var. Ben hürriyetine düşkün bir insanım. Bu düşkünlüğümde Vatan Kırım'ın esaretinin etkisi de var, denilebilir. Hür olmak ve hürriyet benim için çok önemli. Bu kelebek etkisinde ben mi kelebeği etkiledim yoksa kelebek mi beni etkiledi, bilemiyorum. Ama Türkiye'nin en büyük sorunlarından biri olan "hürriyet" gibi önemli bir konuda ortak noktada birleştiğimiz kesin!

 

AZİZİM DİYOR Kİ…

Gazeteci Kimdir?

Basın İş Kanunu’na göre; Türkiye’de yayınlanan gazete, mevkute ve haber ajanslarında, fikir ve sanat işlerinde ücret karşılığı çalışanlara gazeteci denir. Basın İş Kanunu’na göre, Türkiye’de yayınlanan gazete mevkute ve haber ajanslarında çalışanların tamamı Kanun kapsamında değerlendirilmemiştir. Bunun yanında, fikir ve sanat işlerinde ücret karşılığı çalışmak mecburiyeti vardır. Kısaca şöyle ifade edilebilir: Bu Kanun’un kapsamına giren işyerinde, fikir ve sanat işlerinde ücret karşılığı çalışanlara gazeteci denir.”

Bu tarife ve Yargıtay’a göre; internet habercileri de gazeteci. Bu duruma göre, gazete köşelerinde yazı yazan her kişi “gazeteci” olamıyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Balkan Arşivi
SON YAZILAR