Erol Sunat

Erol Sunat

TEMİZ BİR ŞEHİR İSTEDİĞİMİZDEN EMİN MİSİNİZ?

TEMİZ BİR ŞEHİR İSTEDİĞİMİZDEN EMİN MİSİNİZ?

Temizlik işçisi kardeşlerimizin Allah yardımcıları olsun. Şehri kirletmekten zevk alan, keyif duyan, çöp konteynırlarını tekmeleyen, deviren, çöpleri cadde ortasına saçan, otopark haline getirdikleri şehrin bütün sokaklarını attıkları ve bıraktıkları çöplerle, görünümü hoş olmayan sokaklar haline getirenlerin artık kendilerine gelmeleri gerekiyor.

Bu şehir, şehrin temizliğine karşı savaş açmışların şehri olamaz!

Konya gibi tertemiz şehir sözü, hepimizin gururunu okşamıyor mu?

“Herkes kendi kapısının önünü süpürse, her yer tertemiz olur” sözünü bilirsiniz. Herkes kendi kapısının önünü süpürmeli.

Şehrimizi temiz tutalım diyorsunuz, olur tutalım diye dalga geçiyorlar! Mesela böyle mi diye de, çöpleri fırlatıp geçiyorlar!

Kim bunlar?

İçimizden birilerinin evlatları, çocukları!

Kinleri, isyanları, garezleri kime?

Şehre mi, yazıktır, günahtır!

Bizim Öğretmenlerimiz, “Aslan yatağından belli olur” diye az mı öğüt vermişlerdi.

Temizliği aileden ve okuldan öğrenerek bugünlere gelmiş bir nesil olarak, gördüklerimizi ve yaşadıklarımızı anlamakta güçlük çekiyoruz!

Yerlere tükürmeyin derler, tükürürüz!

Çimlere basmayın derler, o tabelayla birlikte karelere girer pozlar verir, paylaşırız.

Çöpleri atmayınız levhası gördüğümüz her yere, çöp atmaktan kendimizi alamayız!

Ruhumuzda ve içimizde var olduğunu düşündüğümüz temizlik, davranışlarımıza nedendir bilinmez yansımaz!

Elindeki çöpü sağa sola atarken, fırlatırken, bu davranışı sırıtarak, gülerek yapanlara ne diyeceğiz?

Ya çöp poşetlerini, çöp kutularına ve konteynırlarına basket topu atarcasına atanlara?

Nasıl olsa temizleyen birileri var mantığı, Türk Milletinin fertlerine ve vatandaşlarına hiç yakışmayan durum!

Adam diyor ki, evet, ben atacağım, onlar temizleyecek, çünkü işleri bu!

Bu mantıksızları, bu duygusuzları, bu vicdansızları, bu merhametsizleri hemen her yerde görebilirsiniz!

İkaz edenlere kızanları, söylenenleri, tavır alanları var!  

İnanın saçmaladıklarının farkında değiller!

Şehrimizi temiz tutmak, temiz bir şehirde huzur içinde yaşamak istemiyor muyuz?

Elbette istiyoruz demek isterdik.

En basitinden, pet şişeleri,  kağıt mendilleri attığımız yerlere bir bakın.

Konyalının çitlek dediği,  gençlerin vazgeçemediği, avuç-avuç paylaşıp yediği, ayçiçeklerinin kabukları nerelere atılıyor dersiniz?

Tramvay ve otobüs duraklarına, sokaklara, caddelere, evlerin önlerine…

Yaptıklarının yanlış olduğunu zerre kadar düşünmüyorlar!

Adam, birçok araç sahibi gibi mahalle arasında bir evin önünü otopark eylemiş, o yetmemiş, arabasında içtiği sigaraların her ne pisliği varsa, park yaptığı yere boşaltıp öyle gidiyor!

Kim temizleyecek? Ya hane sahibi! Yada temizlik işçisi kardeşlerimiz!

Şehrimizin merkezindeki bütün sokaklar,  otopark olunca, her taraf küllük! Adam arabasından inip iki adım ötede ki, çöp konteynırına kadar gidemiyor!

 

DÖKÜP SAÇMAKTA, ÇEVREYİ KİRLETMEKTE ÜZERİMİZE YOK!

Bereket versin ki, ilkokul çocuklarımız bizden çok daha fazla çevre konusunda, temizlik konusunda hassaslar.

Onlar en ufak bir kağıt parçasını görseler, gözleri çöp kutusunu arıyor!

Piknik yerlerimize ne dersiniz?

Tam bir rezalet!

Döküp saçmakta, dağıtmakta, çevreyi kirletmekte üzerimize yok!

Elimize ne geçerse attığımız piknik yerleri, onca ikaza rağmen temiz kalamıyor.

Bizden sonra, aynı yere piknik yapmaya gelecek olan insanları düşünmüyoruz.

Kirli bulduğumuz mekanlar içinde, böyle de olmaz, bu kadar da yapılmaz, ne olmuş burada böyle diye hayret ve şaşkınlık ifadelerinden kendini alamayan bizler, maalesef, çöplerimizi o mekanlarda bırakıp oradan ayrılıyoruz!

Kendi evinizde böyle yapar mısınız, çöpleri sağa-sola atar mısınız sorusuna cevap verebilen yok!

Doğayı, nehirlerimizi, denizlerimizi kirletmekten vazgeçemiyoruz.

Valla-billa doğru, yapmamamız lazım diyenlerin dahi, aynı hataları tekrarlamaktan kurtulamadığı günleri yaşıyoruz.

 

PES DOĞRUSU!

Günümüzde, birçok kurumu temizlik şirketleri temizliyor.

Şehrimizi ise temizlik işçisi kardeşlerimiz!

O kardeşlerimiz şehrimizi temizleme gayretinde olurlarken bizler onlara yardımcı olmuyor, şehrimizi kirletme konusunda hudut tanımıyoruz!

Temizlik ve kirlilik her Allah’ın gününde bu şehirde savaş halinde!

Adeta sen temizle, ben kirletmeye, dağıtmaya devam edeceğim diyen bir yapı var.

Temizliğe karşı savaş açıldı da, hiçbirimizin ruhu mu duymadı?

Nihayetinde temizlik dilimizde, bu konuda ne kadar anlayışlıyız, işte orası az biraz karışık!

Özellikle gençlerimizin çöple ve temizlikle ilgili bir takıntıları var!

Bu takıntı, derdi, dermanı olmayan bir illete dönüşmüş durumda! Yapma denildiğinde inadına yapıyor, mani olunduğunda karşı koyuyor,  olay çıkarıyor, bildiğinden geri durmuyorlar!

Temizlik imandan gelir diyen bir dinin mensubu olacaksınız.

Evinizdeki çöpleri, zahmet edip çöp konteynırlarına atmak yerine,  balkonunuzdan, pencerenizden nişanlayarak, gecenin bir saatinde fırlatıp atacaksınız.

Çıkan sesten, insanların huzursuzluklarından vahşi bir haz alacaksınız!

Sonra da, temizlikten dem vuracaksınız!

Pes doğrusu, demek bile kafi gelmiyor!

 

ALDIĞINIZ PARA ANANIZIN AK SÜTÜ GİBİ HELAL OLSUN!

Onlar; bu şehri bütün hoyratlığına, savrukluğuna, kural ve kaidelere uymamayı marifet sayanların, işleri ne ki, temizlesinler, bunun için para almıyorlar mı, gibi bencil ifadelere aldırmadan, umursamadan bu şehri temizliyorlar.

Sabah ezanlarından önce,

Temizlik araçlarının cadde ve sokaklarımızda dolaştığına şahidiz.

Onları her köşe başında, her sokakta görebilirsiniz.

Konya temiz şehir olarak tanınıyorsa, bu temizlik, temizlik işçisi kardeşlerimizin cansiperane çalışmalarının eseri.

Bu şehri gece-gündüz temizleyen, temiz tutmak için çaba sarf eden insanlara yardımcı olmuyoruz. Olmadığımız gibi, işlerinin zorlaşması içinde elimizden gelen yapıyormuşuz gibi bir izlenim var.

Bu şehirde her sokakta adım başı çöp depoları, çöp konteynırları var.

Böyle olmasına rağmen, zahmet edip, iki adım öte deki, çöp konteynırına kadar gidemeyenlerimizin bir hayli çok olması ise oldukça şaşırtıcı.

Temizlik işçisi kardeşlerim!

İster Büyükşehir’in, ister Selçuklunun, ister Karatay’ın, ister Meram’ı n elemanı olun…

Aldığınız para ananızın ak sütü gibi helal olsun!

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Erol Sunat Arşivi

Sazan

17 Nisan 2024 Çarşamba 00:02
SON YAZILAR