Mustafa Balkan (Tarih Yazıları)

Mustafa Balkan (Tarih Yazıları)

Çatalhöyük’te rüzgârlar Batı’ya doğru esiyor  

Çatalhöyük’te rüzgârlar Batı’ya doğru esiyor  

TARİHE YOLCULUK (76)

  • Çatalhöyük’ü, 1958 yılında arkadaşlarıyla birlikte İngiliz arkeolog James Mellaart keşfetti. 1961’de tepede başlayan kazı çalışmalarında rüzgârlar Batı’ya doğru esiyor.

Dokuz bin yıllık tarihe yolculuk yapmak elbette kolay değil. Çatalhöyük’ün gizli sırları henüz gün yüzüne çıkarılmış değil.

Çatalhöyük’ü biz bulmadık. Yabancı araştırmacılar ve Anadolu’yu meraklarından karış karış gezen arkeologlar buldu. Çatalhöyük’e gidenler bilirler kapısından içeriye adım attığınızda sağ taraftaki “ÇATALHÖYÜK” yazılı tabelada; “Çatalhöyük, 1958 yılında James Mellaart, David French ve arkadaşları tarafından bulunmuş…” yazısını okurlar. Ankara’daki Brıtısh Instıtute müdürlüğünü uzun süre yapan İngiliz arkeolog David, 1961-1970 yılları arasında Konya Ovası Can Hasan Köyü (Alaçatı) yakınlarındaki üç höyükte kazılar da yaptı. Onun en önemli çalışması ise, Anadolu'da eski yolların eşi benzeri görülmeyen bir haritasını çıkarmasıdır. Bu yılın Nisan ayında 84 yaşında öldü.

Brıtısh Instıtute’nin 1959-61’de müdür yardımcılığı görevini yapan James Mellaart ise, UNESCO Dünya Mirası Listesine 2012 yılında alınan Çatalhöyük’ü keşfeden ünlü İngiliz arkeologdur. Çatalhöyük’te ayrıca İngiltere ve İrlanda Kraliyet Antropoloji Enstitüsü’nde yönetmen olan David Shankland yönetiminde bir başka proje daha uygulanmıştır. O projenin adı da ‘Çatalhöyük Köyü Etno-Arkeoloji Projesi’dir. 1995-1996, 1999-2000 yıllarını kapsayan projede hükümeti temsil olarak şu isimler yer almıştır: Nurettin Özkan (1996), Lütfi Önel (1999), Naci Bakırcı (2000). Projenin malî kaynağını ise BIAA, University of Wales, Lampeter Üniversitesi, Ekonomik ve Sosyal Araştırma Kurumu sağlamıştır. Proje, Küçükköy’de bu kazıya katılan köy halkının kazıya bakış açısı, düşünceleri (dini ve ideolojik), ekonomik ve sosyal yönden de gözlem altına alınması ile köylülerin “Kutsal coğrafyası” haritasının dahi çıkartılması açısından ilginç bulunabilir. Bu araştırmaya göre köylüler, kazı çalışmaları esnasında Çatalhöyük’te yaşayan topluma inanmakla birlikte onları Bizans veya diğer topluluklardan ziyade İslami yönden yorumlamaları da bir o kadar düşündürücü. Londra Kraliyet Antropoloji Enstitüsünde müdür olarak görev alan Dr. David Shankland’ın araştırma başlıkları arasında; “Sosyal Antropoloji, İslam, Türkiye, Aleviler, Sosyal Arkeoloji, Miras, Sosyal Bilim Felsefesi, Köylüler” de yer alıyor.

 

Rüzgârlar doğudan batıya doğru esiyor

Çatalhöyük’te arkeolojik kazıların yapıldığı tepeye çıktığınızda esen rüzgârların doğudan batıya doğru olduğunu hissediyorsunuz.

Tepeye çıkmadan önce sol tarafta dikkatimizi çeken kerpiçten yapılma deney evleri var. Çatalhöyük tepesinde birbirine bitişik halde olan hanelerde bundan 9000 yıl önceki toplumun nasıl bir evde yaşadıklarına dair ilk bilgileri bu deney evlerin odalarını gezdiğinizde öğreniyorsunuz.  Tabeladaki yazıda şu ifadeler var: “Çatalhöyük Deneysel Ev’ine hoşgeldiniz. Neolitik döneme ait bir evin replikası olan yapı, arkeologların Neolitik dönemde insanların günlük yaşamlarını nasıl sürdürdüğüne dair bilgi edinmesi amacıyla kullanılmaktadır. Ayrıca, Neolitik dönemde kullanıldığı düşünülen yerel kaynaklar ve inşaa tekniklerinin deneysel olarak incelenebildiği bir çalışma ortamı sağlamaktadır.”

Eve dar bir delikten giriyorsunuz. Fırın, aydınlatma ve sekinin altına ölü gömme ile diğer resimleri ne anlama geldiğini anlamaya çalışıyorsunuz. Bu evlere normalde tepeden açılma bir aydınlatma deliğinden merdivenler vasıtasıyla giriliyor.

“Neolitik” ve “Neolitik dönem” bizim koyduğumuz bir ad değil. “Yontma Taş Devri”, “Cilâli Taş Devri”nin bizim tarafımızdan koyulmadığı gibi. Bu şekilde ifadelendirilen terim ve kelimeler veya ayırımlar teknolojik ürünü olarak o anda akla gelip konulan tabirlerdir. İslâmi literatürde yeri bulunmamaktadır. Bize göre devir ve çağlar peygamberlerle başlıyor.

Çatalhöyük’e başlattığımız tarih yolculuğumuz gizli sırları bünyesinde barındıran derin kazı çalışmalarında elde edilen bulgularla devam edecek.

 

NOT: Bütün okuyucularımın Kurban Bayramı kutlu olsun. Salı günü buluşmak dileğiyle.

_dsc4508.jpg_dsc4518.jpg_dsc4531.jpg

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Balkan (Tarih Yazıları) Arşivi
SON YAZILAR