Şu sıcak yaz günlerinde konumuz yine su olacak. Çünkü sizlerden gelen su istekleri var. Amma velakin bu sefer sadece siz değerli okurlarımızdan gelenleri köşemize taşımayacağız, birde suyun başında ki isim hem de çiçeği burnunda ama KOSKİ’nin en tecrübeli isimlerinden yeni Genel Müdür Ahmet Demir Bey’i de dinlemiş olarak sizlerle durumu masaya yatıracağız.   

Önce sizlerden gelenleri yazmaya başlayarak günümüze Bismillah diyerek başlıyoruz;

“KOSKİ Genel Müdürlüğünün Tutarsızlığı

Çevre sulama aboneliğinden, mesken aboneliğine geçmem için gerekli evrakları hazırlayıp KOSKİ Genel Müdürlüğüne müracaat ettim. Belli bir süre geçtikten sonra telefonuma gelen mesajda 8.00 TL su borcumun olduğunu bildirildi.

Parayı ödeyeceğimde "müracaat keşif" bedeli olduğunu, ikisini bir ödemem gerektiğini bildirdiler. Keşfe gelen insanları görmedim, nasıl ki ben olmadan keşif yapamayacaklarına göre, keşif yapılmadan ücreti alınabiliyor bir türlü aklım almıyor.

Birde neyin keşfi yapılıyor? Bu da ayrı bir muamma.

Çünkü su sayacının yeri belli.

Para ödendikten sonra elinde bir belgeyle memur geldi şöyle bir baktı ve ayrıldı. Alındı belgesi ekte.”

………………..

DANİMARKALI GURBETÇİNİN TESPİTİ

Yine yaz sezonu ve bayram tatili nedeni ile Danimarka’dan şehrimize gelen gurbetçimiz bir vasıta ile bize ulaştı. Bakın gurbetçimiz özetle ne diyordu;

“Cihanbeyli bölgesinde Karşıyaka, Mahmut Yeniyayla’da su sıkıntısı had safhada. Abi bizim buralarda her köye hanımlar lokali var. Senede bir defa kullanılacak yerlere milyonlar dökeceklerine alt yapıyı düşünseler olmaz mı? Bunları yaparken yazın gelen gurbetçiyi de sulanan bahçeyi de hesap edeceksin. Hesap edeceksin ki özlemle geldiğimiz topraklarda baba ocağımızı bize zehir etmesinler. Bizleri yönetenler, müteahhit gibi değil de vatandaşı düşünürlerse boş binaya değil alt yapıya yatırım yaparlarsa sorun olmaz…”

OLAYA BİR DE KOSKİ

PENCERESİNDEN BAKSAK

Mümkün olduğunca her konuya yani konu iyi ya da kötü ne olursa olsun her zaman mümkün olduğunca tek taraflı düşünmemeye çalışırız. Arka arkaya “suuuuuuuuuu” ve dolayısıyla cep değil artık can yakan su zamları mevzu olunca bir de durumu KOSKİ’nin güler yüzlü işinin ehli Genel Müdürü Ahmet Demir Bey’e aktaralım istedik.

Bu arada şu cümleyi de yazmadan geçemeyeceğim.

Başkan Uğur İbrahim Altay’ın yeni dönem için yaptığı atamalarda en isabetli atamalarından birisidir KOSKİ Genel Müdürü.

Durumu en tepedeki isimden öğrenmeye çalıştığımız zaman rakamlarla yani resmi rakamlarla ve resmi belgelerle ulaştığımız gerçek ise biz vatandaşlar adına olmanın ötesine geleceğimiz adına çok iç karartıcı idi.

Şöyle ki; Sayın Genel Müdürden önce bizim de köşemize taşıdığımız özellikle Sarayköy olmak üzere Sulutas ve Tatköy’deki su kesintilerini sorduk. Resmi verilere göre aldığımız cevap şöyle idi;

“KOSKİ Genel Müdürlüğü olarak Sarayköy, Tatköy ve Sulutas mahallerinin içme ve kullanma suyu amaçlı su temininde normal şartlarda bir yetersizlik olmayıp, bölgede son dönemde oluşan hobi amaçlı bahçelerin çoğalması, ekilen meyve ve sebzelerin su ihtiyacının sıcaklıkların artmasıyla yüksek seviyeye çıkması sonucu 2 haftadır geçici bir su sorunu yaşanmaktadır.

Bu sorunun kalıcı olarak çözümü için üzerinde uzun bir süredir çalışılan; mavi tünel hattından bölgeye su verilmesi amaçlı Hocacihan-Sarayköy-Sulutas-Tatköy projesi hazırlanmış ve yapım aşamasına getirilmiştir. Ayrıca bölgeye içme suyu sağlayan yeraltı ve yerüstü kaynaklarının iyileştirilmesi, bölgede yeni temin kaynaklarının tespiti ve sondajın yapılarak devreye alınması çalışmaları kesintisiz devam etmektedir.

01.08.2019 günü sabah 08.00 ile 02.08.2019 saat 08.00 saatleri arasında 24 saatte:

Toplam Nüfusu (Tatköy: 1466, Sulutas: 375) 1841 kişi olan Tatköy ve Sulutas mahallelerine kişi başına 850 lt/gün,  toplamda 1564 m3 su verilmiştir.

Toplam nüfusu 581 kişi olan Sarayköy mahallesine kişi başına 1873 lt/gün,  toplamda 1249 m3 su verilmiştir.

Sorunun kalıcı olarak çözümü için;

İçme ve kullanma suyu ihtiyacının dışında ve çok su kullanan tarımsal ve hobi amaçlı bahçe sulamalarına kurallar getirtilmesi gerekmektedir. Bu amaca yönelik olarak, sebze ekimlerine m2 kısıtı ve sulamaların gece yapılabilir olması ilk yapılabilecekler arasındadır. Bir diğer çözüm, sulama amaçlı su kullanımların fiyatının 4 katına kadar artırılmasıdır.

Verilen suyun içme ve kullanma amaçlı olduğu, tarımsal faaliyetlerde kullanılması durumunda içme ve kullanma suyu ihtiyacının karşılanmasında aksamalar yaşanabileceği hususlarında vatandaşın basın ve yayın organları kanalıyla bilgilendirilmesi, mevcut durumun ortaya konması ve tasarruflu kullanım açısından uygun olacaktır.

Yine bölgede büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştirilmesi hususunda bir sınır getirmeli ve aile başı beslenebilecek hayvan sayısı 5 ile sınırlandırılmalıdır. 60 büyükbaş hayvanı olan bir müşterimizin su ihtiyacının anlık karşılanması hususunda kurumumuzun tedbir alması çok kolay değildir.

Bahse konu mahallelerde mevcut kuyusu olan vatandaşlarımızın kuyularını, kurumumuz tarafından sağlanan suyun çok ucuz olmasından dolayı kapattıkları kullanmadıkları gözlemlenmiştir.”

……………..

Bu resmi verilerde koyu harflerle dile getirilen kişi başına su tüketimini görüyor musunuz?

Tüketim açısından gerçekten ürkütücü.

Çünkü dünyayı yönetenlerin iddiası yeni dünya savaşının petrol için değil su için olacağı ve anında su savaşları olacağı yazılıp çiziliyor değil mi?

Bir örnek vereyim de KOSKİ’den önce suçu kabahati niye kendimizde aramamız gerektiğini daha iyi anlatabileyim.

Bu vatandaşımızın ismini vermeyeceğim. Çünkü kendisini afişe etmenin bir anlamı yok. Ama elimizde bir su fatura var.   

Bu vatandaşımız bu bölgede 24 günde 250 ton kullanmış.

Yani biz suya neden kadar zam yapılıyor diye ortalığı birbirine katarken, diğer taraftan millet suuuu diye kırılırken bizden biri de parası ile değil mi diyerek 24 günde 250 ton su kullanıyor. El insaf. İnsanlık adına bu rakamlar yazık günah değil mi? Diye sorsak hadsizlik mi yapmış oluruz?

Ama şunu diyen tanıdıklarımı da var “Kardeşim parası ile değil mi? Suya zammını yap. Çok kullanandan da çok para al. Katlamalı sistemi uygula. Parası olan hayvan da besler tarla da besler…”

Biz şu mübarek günlerin hatırına yine de su gibi aziz olun, su gibi aziz olalım diyelim ve bir çuval lafın üzerine bardak soğuk su içiverelim.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Hesap ettim cümle dünya malını, neticesinde bir top beze dayandı.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Trafik ışıklarında kavşaklarda kırmızı ışık yandığı zaman araçların etrafını sararak 1 lira için canlarını tekerin altına atan çocukların anaları babaları insaf sahibi oldukları zaman daha iyi ADAM oluruz.