Erol Sunat

Erol Sunat

Deliler gibi!

Deliler gibi!

Eskiden birbirini çok sevenler için, deliler gibi birbirlerini seviyorlardı. Kızın ailesi bir taraftan, erkek tarafı bir taraftan karşı koydular, ayırdılar sevenleri diye anlatılan hazin aşk hikayeleri anlatılırdı.

Güzel Türkçemizde deliler gibi, “Tarif edilemez biçimde tutkulu” anlamında. Aynı tabir siyasilerimizin dilinde, gündeminde…Üstelik pek sevdiler!

Atalar deli deliyi görünce değneğini saklar falan derlerdi amma…

Bu işte makul bir taraf yok! İşler laf bandında yürüyor!

Ortalığı delicesine esen rüzgarlar bürümüş, siz deyin kasırga, biz diyelim bora yahut tayfun!

Konu tarım olunca, deliler gibi konuşmaya başladık!

Tutku lafa takılır kalırsa, kürsünün civarından dışarıya çıkamaz! Çıkarsa üzülür! Mahcup olur! Çünkü hakikat çok daha başka…

Tarım küsmüş, tarla küsmüş, çift küsmüş, çubuk küsmüş, pulluğun, traktörün boynu bükük, kazma-kürek yaslı, tarla yolları şen değil…O neşeli türkülere hasret…Tarlada kalan ürünlerin gözü yaşlı…Üretici efkarından kendini eve kapatmış…Borç, haciz, senet sarmalı içerisinde…

Deliler gibi sevdiği ne varsa, sevdası ile arasında zam denen, fahiş fiyat denen kara çalılar var!

Aşılacak gibi değil….

Söküp atsa, anında yenileri bitiyor, savaş-savaş bitecek gibi değil, üreticinin gücü kuvveti yetecek gibi değil! Deliler gibi üretecekler amma, o destek yok, o arka çıkmak yok, laf haricinde o coşku yok, heyecan kaybolmuş. Bütün bunlar var olsa, deliler gibi üretmeyi kim istemez ki?

*****

Önemli olan üreticiye, üretebileceği imkanları sağlamak!

Tarımla yol alan, kendine yeni yollar ve ufuklar açan ülkeler, üreticinin işini kolaylaştıran, üreticiyle tüketici arasındaki köprüleri yıkmak yerine her geçen gün daha da sağlamlaştıran köprüler yapmışlar, eskileri sağlamlaştırmışlar, olması gereken yerlere de yeni köprüler kurulmuş…

Biz ne mi yaptık?

Görünen o ki, çiftçimizi ve köylümüzü tarlasında unuttuk! Hatırladığımızda ise, yıllardır milli ve yerli bizzat kendimizin ürettiği ürünlerin ithalleri dünyanın ta…öteki uçlarından gelip bir anda doldurdu ve kuşattı raflarımızı!

Tarlasında unuttuğumuz çiftçi ve köylümüzü de, ürettiği ürününe üç kuruş fiyat verip, onları aracılarla, tüccarlarla muhatap edip, hem ürünlerini, hem de onları ziyan zebil ettik.

Görünen köy kılavuz istemez demiş atalarımız!

Şimdi de diyoruz ki, maliyeti düşünmeyin, deliler gibi üretin, sürümden kazanın. Ekilmeyen bir metre kare yer kalmasın!

İnsanların belini büken ne? Onları kara kara düşündüren ne? İçinden çıkılmaz hallere düşüren ne?

Bu soruların tamamının cevabı gelip maliyete dayanıyor!

Tarım için mazotta, gübrede, tohumda önemli ve üreticiyi kurtaracak indirimler olmadan nasıl deli gibi çalışsın, bu işe koşsun bu insanlar?

*****

Elektrik çarpmış, mazot ve gübre yere sermiş, ürünleri elde kaldığı için, tohumunu dahi kurtarmadığı için umudunu kaybetmiş insanlar ne yapsın? Nasıl bir delilik yapmaları lazım?

Tarım yerinde, mahallinde çözülecek bir konu.

Ve şu anda, tarımdan daha önemli bir konumuz yok!

Üretelim, ekelim deniyor ya hani!

Neyle!

Ülkemizi diriltecek, ayağa kaldıracak, yüzünü güldürecek olan sektör tarım!

Tarımın sahipsizliği, hayvancılığı da riske etmiş durumda.

Et ve süt fiyatları da aldı başını gitti. Süt kazandırmıyor, süt inekleri kesime gidiyor!

Tarımın tetiklediği hayvancılıkta da aynı dert hakim!

O derdin adı da maliyet! Girdi maliyetleri! Ürün tarlada kaldı! Süt kesildi! Zamlar dizelerde derman bırakmadı! Bu işin ne üretmesi kaldı, nede sürümü!

Esas, gözlerine bakılacak olanlar bu insanlar! Bakılacaksa öncelikle ve dikkatlice bu insanların gözüne bakılacak! O gözlerdeki korku, endişe ve umutsuzluk görülecek! Bakmadan görmek mümkün mü? Zaten o gözlere bakılabilseydi birçok mesele kendiliğinden çözülürdü!

*****

Siyasilerimiz ne mi diyorlar?

Deliler gibi üreteceğiz ki, sürümden kazanacağız!

Ne mi diyor üreticiler?

Üretelim üretmesine de!

Mazot alacak para yok, gübre bayide çok, traktör hacizli, kolaysa üretin deliler gibi!

Birde sürüm meselesi var!

Bu fiyatlarla sürüm mümkün mü?

Sürüm denilen şey, sürüm-sürüm sürünmekle eşdeğer!

Alın bizim traktörü! Doldurun deposunu iki bin beş yüz liraya…Bulabilirseniz gübreyi, atın tarlaya, ekin ekebilirseniz deliler gibi, kaldırın ürünü, satın-savın, bizim yerimize siz kazanın sürümden diyenleri anlaşılan duyan yok!

*****

Madem ki deliler gibi diye başladık lafa…

Mazot fiyatı artmış, deliler gibi…

Gübre fiyatı uçmuş deliler gibi…

Üretilen ürünün kıymeti düşmüş deliler gibi….

Borçlar haddi aşmış deliler gibi…

Elektrik zammı çarpmış deliler gibi…

Nasıl üretecek üretici deliler gibi?

Her şey deliler gibi olunca, tüketici de, marketlerde pazarlarda, cep delik-cepken delik hiçbir şey alamadan dolaşıyor, deliler gibi!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Erol Sunat Arşivi

Mayıs

01 Mayıs 2024 Çarşamba 00:02

Sazan

17 Nisan 2024 Çarşamba 00:02
SON YAZILAR