Prof. Dr. Fikret Akınerdem

Prof. Dr. Fikret Akınerdem

Yaş sebze-meyve ihracatı durdurulmalı mı?

Yaş sebze-meyve ihracatı durdurulmalı mı?

Gıda ve Ülke güvenliği konuları hangi devirde ve iktidarda olursa olsun tartışma götürmez, hele de yalan ve iftiraları hiç kaldırmaz. Zira gıda kaynağı tarım, devletin devamı ise güvenliktir. Aslında her ikisi birden bir devletin ve geleceğin teminatıdır.

Konu yine tarım, yine yanlışlar. Sebze ve meyve ihracatının durdurulması ile ilgili piyasada birsürü yalan haberler var. Gazete başlıkları ve siyasi muhalifler, aslı astarı olmayan tezviratlarla kafa karıştırıyor. İşin bir tarafı böyle iken, diğer taraftan vatandaşımız Devletin dediğine değil de yalan-yanlış haberlere itibar ediyor. Maşallah bu ülkede herkes herşeyin uzmanı durumunda.

Geçenlerde ziraat mühendisi ünvanlını taşıyan bir siyasi, kendi tabirleriyle yandaş medyada alabildiğine tarıma, tarımsal politikalara ve de kendilerine göre gündemde olan “sebze-meyve ihracatı yasaklanıyor” şeklinde ağır ithamlarda bulundu.

Aynı şekilde Abdurrahman Dilipak da “ Göz göre göre, tarım ve hayvancılık sanki birileri tarafından bitirilmek isteniyor” şeklinde serzenişte bulunuyor. Bu arada Adana’dan çok sevdiğim Mehmet Mühür abimizi de referans vererek “Gıda fiyatlarını kontrol etmek için bazı temel ürünlerde ihracat yasağı getirmek için çalışmalar yapılıyormuş“ diyor. Sevgili Dilipak’a bir tavsiyem var. Tarımla ilgili yazılar kaleme alıyor, önemli konuları da gündeme taşıyor. Bu kadar tecrübeli ve cesur gazeteci kimliği ile yazdığı bu konu ile tarım bakanlığından bir yetkiliye sorsa, sonra yazsa zannederim daha doğru olur, işin de aslını öğrenirdi.

Aynı konu ile ilgili haber, biraz da sitemkâr olarak bana da Mehmet Abimden geldi. Mehmet Mühür abimiz, gerçekten özel, bilgi dolu, tarımı dert edinmiş, bu konuda referans aldığım bir büyüğümüz. Bende işin aslını konu uzmanlarına sordum ve doğru bilgilere ulaştım. Umarım karşılığını şimdi bulur. Şunu öncelikle bilelim ki, her ülke üretim fazlası tarımsal ürününü dışarı satmak ister, yine hiçbir ülke de kendi ihtiyacı varken önceliği başka ülke insanını doyurmak adına politikalar üretemez. Ancak olağanüstü durumlar var ise o başka.

İşin aslı şu. Yaş sebze-meyve ihracatı yasaklanamıyor. Aksine üretim fazlası ürüne ihracat teşviki veriliyor. En çok gündem alan limondaki mesele de şöyle. Üretim bir önceki sene 950 bin ton iken, bu sene 1.5 milyon tona çıkmış, talep olmayınca da bir kısmı elde kalmış. Yine bir önceki yılda kısmen durdurulan limon ihracatı ülke ihtiyacı içinmiş, bu sene ki fazla üretim ise sıkıntı vermekte.

Ürün ihracatı ile ilgili üzerinde çalışılan ve haberlere konu olan durum “tarım ürünlerinin Pandemi sürecince fiyat oynamalarına karşı alınması gereken tedbirler” olarak belirtiliyor. Sebebi de “bazı gıda ürünleri iç piyasada, dış piyasaya göre daha düşük fiyatta kalmış, bu nedenle dışarıya kaçma ihtimali olan ürünlerin kaçışını önlemek üzere alınması gereken acil politikaları” olarak belirtiliyor.

Bir ülkenin ve özellikle gıda ve kaynakları ve yönetimi için aciliyet içeren tedbirler almasından daha doğru ne var ki. Dışarıda yüksek kazanç elde ediliyor, döviz geliyor, içeri önemli değil dersek ve de insanımız temel gıdaya ulaşmada sıkıntı çekerse buna herkes yanlış der. Son haliyle bazı ürün fiyatları dünya piyasasının altında kaldığı için dışarıya kaçma ihtimaline karşı alınacak tedbirler yanlış değil.

Resmi politikalarda pozitif ayrımcılık yapacaksa öncelik gıda hammaddeleri üretimi ve üreticiye verilmelidir. Alın teri meydanlara dökülen, emeğin yok sayıldığı bir üretim politikası kabul edilemez. Fazla üretimi durumunda tedbirler önceden alınmalı, bir şekilde tüketime sunulmalı, bir şekilde üretici küstürülmemeli, üretim fazlası devlet tarafından alınarak halka bedava dağıtılmalıdır.

Öte yandan yine son zamanlarda gıda ve tarım ürünlerdeki tartışmalara, serbest piyasa şartları esas alınarak son vermeli, asıl tartışma ürünün girdi ve çıktı maliyetleri arasında ki farktan doğduğu üzerine yapılmalı ve alınacak tedbirler üzerine durulmalıdır. Konuyu bilmeyen sırf habercilik adına dağıtım ağlarına yükleneneler de kendine gelmelidir. Esas konu girdi maliyetlerinde ki yükselimedir. Serbest piyasa bunu kendi içinde düzenleyecektir.

Doğru ve insaflı habere ulaşan ve yazanlara selam olsun. Kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Prof. Dr. Fikret Akınerdem Arşivi
SON YAZILAR