Vallahi dört haftadır şu illet grip ve gıcık öksürüğü atamadım. Dün sabah yine aile hekimimiz Muzaffer Temel abime gitmek zorunda kaldım. “Abi ne olacak benim bu gıcık?” dedim. O da “Sen zaten gıcıksın” demez mi?

İşin esprisi bir yana dediği tek şey “Konuşma Uğur Hocam konuşma. Git bir yat istirahat et dinlen. Böyle olursa bu hastalık geçmez”…

Yahu bizim mesleğimiz, konuşmak ve insanlarla iletişime dayalıdır. Biz bir konuşuruz, bir de yazarız. Zaten ne çekersek de ya elimizden ya dilimizden çekeriz. Bir üçüncüsü de yok zaten.

Şimdi gelelim bugünkü yazı notlarımıza

Kapı Camisinin orada bir Kaya Hamamı varmış. Vallahi önceki güne kadar orada bir hamam olduğunu ben de bilmiyordum.

Neyse öğrendik.

Bu Kaya Hamamı yaklaşık 80 yıllık bir hamammış.

Hamamın gelirinin yüzde 30’u Kapı Camisi Vakfı’nınmış. Diğer kalan kısmı ise Kaya ailesininmiş.

Ücretleri şimdiye kadar vakfa ödeniyormuş.

Bir buçuk yıl önce burayı Büyükşehir satın almış. Ancak bu hamamın işletmecisine hukuk kanalı ile tahliye yazısı gelmiş. Önümüzdeki hafta pazartesi salı burası boşaltılacakmış. Elbette bunlar olacak.

Her şey yasal olduktan sonra.

İşletmeci buraya yaklaşık 100 bin liraya yakın bir restorasyon parası ödediğini ancak şimdi kendilerine bir kuruş tahliye ücreti ödenmediğini iddia ediyor.

İşletmeci burayı zaten terk ediyor. Bir kuruş para ödenmese de 300-400 milyon lira harcayarak yeni bir hamam yaptırmış. Ama bu insan sadece bu şekilde tahliyeye kırılmış.

Ben de zaten söyledim.

Bu işte bir yanlışlık ya da yanlış anlama var. Tahir abim de ekibi de asla gönül kırmaz. Gönül kırılmasına kesin karşıdır. İnşallah bugün yarın bu kırgınlık da giderilecektir diye ümit ediyorum.

Yalnız bir konu aklıma takıldı.

Belki bizim de bilmediğimiz ya da aklımızın ermediği durumlar vardır. Ya da biz de bilgi kirliliğinden etkilendik.

O da şu; her şeyden önce bölge esnafı caminin kıblesine tuvalet yapılmasını kesinlikle istemiyor.

Bir de çevrede üç tane bayan tuvaleti varmış.

………

Yanlış anlaşılmasın tekrar söylüyoruz elbette büyüklerimizin bildiği bizim gibi cahillerin bilmediği önemli noktalar vardır.

SAYIN KALAYCI VE MHP EKİBİ MİSAFİRİMİZ İDİ

Dünkü konuklarımız arasında MHP Konya’nın önemli isimleri vardı. Taa vekil dahi olmadan önce tanıyıp sevdiğimiz güvendiğim Mustafa Kalaycı Bey’den MHP İl Başkanı Murat Çiçek’e Başkan’a ve diğer başkanlar ile yönetim kurulu üyelerine kadar kalabalık bir ekip ile referandum söyleşisi yaptık. MHP heyetinin özellikle de Sayın Kalaycı’nın A’dan Z’ye bize aktardığı bilgi bu kritik referandum ve ülke sınırında Devlet Bahçeli’nin “Devlet adamı olarak üstlendiği misyon” idi.

Mümkün oldukça kendilerini dinledik ve notlar aldık. Kendilerine de ifade ettik Cenab-ı Allah’ım bizler için, şehir ve ülkemiz için hakkımızda ne hayırlısı ise onu nasip etsin inşallah.

PUSULA YAYIN GRUBU BÜYÜMEYE DEVAM EDİYOR

Yerel basında sektörünün en genç ve yeni yayın gruplarından olan PUSULA Yayın Grubu patronundan tüm çalışanlarına durmaksızın hamleleri ve projeleri ile koşmaya devam ediyor.

Dikkatli okurlarımızın fark edeceği gibi sadece şehir merkezinde değil ilçelerinde de gerek haber gücü gerekse tiraj ve aboneleri ile liderliğini açık ara sürdüren Yayın Grubumuz, Seydişehir ilçemizin efsane değerlerinden Abdullah Leblebici’yi saflarına dahil etti.

Dostumuz Abdullah Leblebici’nin gücümüzü güç katacağından en küçük bir şüphemiz yok. Seydişehir’de genç ve heyecanlı kardeşimiz Süleyman Sayan ile çıktığımız yolda şimdi Abdullah Leblebici ve Süleyman Sayan ikilisi abi kardeş olarak bu bölgede PUSULA rüzgarını fırtınaya dönüştürecekler.

Bu vesile ile çıktığımız bu yolda her zaman her yerde isimleri ile bizlere güç katan tüm dostlarımıza ve okurlarımıza bir kez daha en içten selam ve saygılarımızı sunuyoruz. Sizler iyi ki varsınız.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Pek tabi oImaya geImez, terbiyesiz derIer. Pek samimi oImaya geImez, saygısız derIer.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Tam KTO’nun önünde o işlek caddede dörtlüleri yakıp arka arkaya park etmediğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.