Bu teknoloji bir silah gibi derlerdi de inanmak istemezdik.

Gerçekten de günümüzde teknoloji tam bir silah. Şeyle ki iyi niyetli kullanılırsa tam bir silah, ama art niyetli bilinçsiz ve zalimlerin elinde olursa bir o kadarda tehlikeli değil mi?

Teknolojinin gelişmesi ile sosyal medyada evlerimize işyerlerimize değil tek kelime ile içimize girmiş durumda.

Hadi gençleri anladık, biz mecbur olarak sosyal medyayı takip etmek zorunda olanlarda malum, peki ya 70 yaşın üzerinde ki ruhu genç ihtiyarlara ne demeli?

Vallahi gözleri görmüyor, kulakları zor duyuyor. Ama ellerinden akıllı telefonları düşürmüyorlar.

Hatta bizim bu yaşlılar için akıllı telefonları cüzdanlarından dahi önemli bir yer almış durumda(!)…

………

Sosyal medyanın bu atom hızı ile biz gazetecilerin işi de kolaylaştı.

Dün sabah daha gazetemize ulaşmamıştık. Çok sevdiğim Hüseyin Abim ile bir haftadır görüşemiyorduk. Onun sade kahve ikramını kırmadık ve atladık gittik. Tam bu sırada cep telefonumuza patır patır fotoğraflar düşmeye başladı.

Karşı tarafa yazdık “Abicim bunlar nedir anlayamadım?”

Foto 4

Abimiz yazdı “Uğur abi çok canımız sıkkın. Bunlar Hazreti Pir’in bahçesinde yapılmakta olan kazılarda çıkan mevtaların kemikleri”

Foto 6

Şimdi durumu anlamıştık. Dayanamadık abimize “alo” dedik. İnanın ağlıyordu.

Çünkü bu sırada şu fotoğraf karesi düşmüştü

“Abi buda arkadaşlarımızın acısı….. “dedikten sonra beddua üzerine beddua yağdırıyordu ve en sonunda da şöyle bir cümle yazıyordu ” SEBEP OLAN KİM VARSA ALLAH KAHRU PERİŞAN EYLESİN !” diyordu…

………..

Biz şahsen bizleri yöneten isimlerin bu kadar ağır beddua altına alınmasına beddua edilmelerine gönlüm razı değil. Bunu peşin peşin söyleyeyim. Dahası bizler beddua değil dua etmeliyiz. Ama tabii bir de Hazreti Pir’e gönülden bağlı bu kemikleri görünce yürekleri yanan insanlar var. Onlarada sadece “Yapmayın etmeyin yüzde yüz haklı olduğunuza inanıyorsanız sadece Cenab-ı Allah’a havale ediniz” diyoruz. Ve de dedik.

NE ANITLAR YÜKSEK KURULU İMİŞ

Dün Alaaddin Tepesinde ki tuvaletlerin kilitli olmasını bu köşemize taşımıştık ya. Büyükşehir Belediyesi’nin mütevazi olgun yöneticileri aradılar ve bu tuvaletlerin kapalı olmasının tepede restorasyon çalışması olduğu için Anıtlar Yüksek Kurulu kararı ile tuvaletlerin kapalı olduğunu söylediler.

İşte o anda yukarıda ki durum aklıma geldi.

Alaaddin tepesi bu şehrin simgesi.

Turizm sezonu açılmış.

Hafta sonu güzel güneşli bir gün.

Yerli yabancı yüzlerce aile genç tepede. Laleler müthiş. Ama tuvaletler kapalı.

Anıtlar Yüksek Kurulu mevcut tuvaletlerin hizmet vermesine karşı mı? (Bu karşılığa aklımız ermiyor da) o zaman siz seyyar tuvaletleri oraya sıralayacaksınız.

Sıralayacaksınız ki, kadını yaşlısı çocuğu hastası donuna etmeyecek.

Haksız mıyız?

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Hoşgörünüzü tutumlu kullanın. Çünkü ona muhtaç olanların sayısı çok fazladır.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Düğün sezonu ile trafiği hiçe sayan düğün konvoylarına bir çözüm yolu bulduğumuz zaman daha iyi ADAM oluruz.