Uğur Özteke

Uğur Özteke

UÇAKLARDAN SONRA SIRA HIZLI TRENDE Mİ?

UÇAKLARDAN SONRA SIRA HIZLI TRENDE Mİ?

Yeni yılın ilk gününde sağlıklı oluşumuza, özgür oluşumuza duacı olup bir noktada emekli olup köşemize çekilsek de karnımızı doyuracak ekmek paramız olduğuna şükrederek fincancı katırlarını ürkütmeden bir yazı yazmak istiyorum.

Çünkü dünkü Yeni Hızlı Tren Garı kamulaştırması ile ilgili öyle feryatlar öyle ahlar öyle beddualar ulaştı ki biz buranın böylesine karışık dahası karmakarışık bir durumda olduğunu inanın bilmiyorduk. Onun için Yeni Gar bölgesinin kamulaştırılması ile ilgili yeni acıları önümüzdeki günlerde sizlerle paylaşmak adına sadece notlar aldık.

Bugün yapana yaptırana çalışana ve çalışmakta olana her binişte dua ettiğimiz Yüksek Hızlı Trenimiz ile ilgili can sıkıcı gelişmeleri sizlere aktaracağız. Tabii bu konuları yine Konya’mızda başka yazan çizen dillendiren olmadığı için kötü de yine biz olacağız.

Kötü olmaya olacağız, çünkü Cenab-ı Allah’ım herkese bu yalan dünyada bir görev bir imtihan vermiş. Bizim imtihanımız da bununla ilgili olduğu için vicdanen rahatız. Duamız ise “Allah bizleri başımızı öne eğdirecek hatalardan korusun” şeklindedir.

TREN KAZASINI UNUTMADIK…

Ankara-Konya Yüksek Hızlı Tren kazasını unutmadık ve sizlerden gelenlerle de unutmayacağız. İzninizle biz önce o kazaya dönmek istiyoruz. Kazanın olduğu gün ve en fazla iki üç gün bazı okurlarımız ısrarla kazayı yazmamızı istediler. Sonra onlar da ya unuttular ya da bizden de bir şey olmayacağı kanaatine vararak ucunu salıverdiler.

Bir; o günlerde kaza çok taze idi ve her kafadan bir şey çıkıyordu. Bilen bilmeyen yorum yapıp kendince prim topluyordu. Sayın Bakan bile sinyalizasyonu soran gazetecilere “teşekkür” etmemiş miydi?

“TREN KAZASI BİR KADER DEĞİLDİR”

Kazadan bir süre sonra siyasi görüş olarak tescilli AK Partili olan, kuruluşundan bu yana dönemin İl Genel Meclis üyeliği de olmak üzere partinin, siyasetin ve bürokrasinin Devlet Demiryolları alanında aslanlar gibi yer almış, bana göre de doğru mu doğru, dürüst mü dürüst bir abim şöyle bir kaza analizi yapmıştı;

“Hızlı Tren kazası kader değildir.

Hızlı Tren’in Konya’ya gelmesi için ne kadar uğraştığımızı, senin de benim de kamuoyu yaratma adına çaba sarf ettiğini çok iyi hatırlıyorsun Uğur abi.

Ankara/Gar-Sincan arası yıllardır sürüncemede olan yol bakımı devam ediyor, bir şekilde hedeflenen takvimden evvel acele edilerek Marşandiz ve Eryaman istasyonları açıldı, fakat sinyalizasyon bilgisayar yazılım sistemi yok. (arızalı değil)

Pahalı olduğu için alınamıyormuş, makas tokmakları elle ilkel metotla çalışılırken trafiğin yoğun olduğu bir yolda telsiz talimatı ile seferler yapılırken, esas üst kademedeki tüm sorumlular halen koltuklarında otururken (Çorlu, Marşandiz........ kazalarını mı bekleyeceğiz? Bir gazetecinin (Nihat Genç) bir tv dizisinden (Çarpışma) alıntı yaparak birilerinin üstüne suç yüklemeyi marifet sayarak ve bu isnatta sahip çıkanları gördükçe 46 yıllık bir demiryolu emeklisi olarak üzüldüm ve ağladım.

Ama yapacağım başkaca bir şey yok biraz olsun rahatlama adına sizinle sizin dostluğunuza ve samimiyetinize güvenerek bu acı gerçekleri paylaşmak istedim. Selamlar.”

…………………….

Yukarıda sözünü ettiğimiz 46 yıllık Demiryolcu ve tescilli AK Partili abimiz böyle bir değerlendirme yaptıktan sonra gerisi benim için tırıs gelir tırıs gider.

Bu kazanın ya da her hangi bir durumun AK Parti ile ne alakası var? İki de bir niye böyle yazıp duruyorsun? diyecek ya da aradan çıkacak birileri olabilir. Şunun için iki de bir bu durumu öne sürüyorum. Bu şehirde bir şeyi eleştirirsen ya da bu yanlış dersen hemen muhalif damgası vuruyorsunuz yaaa. Onun için bilmem anlatabildim mi?

ŞİMDİ GELELİM HİÇ BİR YERDE

DİLLENDİRİLMEYEN

HIZLI TREN ŞİKAYETLERİNE…

Bu cumartesi yani üç gün önce saat 17’de şöyle bir mesaj aldım;

“Konya-Ankara arasındaki YHT seferlerinde birkaç gündür muazzam gecikmeler yaşanıyor.

Yolcular önceden bilgilendirilmediği için, bu soğukta çocuk-yaşlı herkes garlarda sefil perişan oluyor.

Özellikle Eryaman İstasyonu beklemek için uygun bir salona sahip değil. Konya’nın bekleme salonu da küçük ve yetersiz.

Bunun yanında YHT görevlileri gecikmeyi anlayamayan vatandaşa bırakın yeterli, doyurucu ve nazik bilgi vermeyi, muhatap bile olmuyorlar.

Örneğin 29 Aralık Cumartesi itibariyle 13.50 Ankara treni henüz Konya’ya ulaşmadı.

Gerekçe Ankara’dan geç çıktığı için.

Yolculara herhangi bir açıklama yapılmadığı için bir şey bilmiyoruz. Aynı şekilde 16.30’da Ankara’ya hareket etmeyi bekleyenler de şu an Konya Gar’da perişan durumda.

Trende olumsuz hava koşulları nedeniyle gecikme yaşandığı anons ediliyor.

Fakat yıllardır sürekli gidip gelen yolcular olarak daha olumsuz hava koşulları yaşadığımız için, günlerdir tren seferlerinde meydana gelen aksamanın gerçek sebebini merak ediyoruz.”

………………………..

Bu değerli ve duyarlı okurumuz dostumuz daha sonra şu fotoğrafı gönderiyordu;

foto-1-543.jpg

Ve son olarak da şunu yazıyordu;

“Saat 17.00 ve 13.50 treni halen yolda. Rezil perişan olduk. Sesimiz olun”

………………..

Haydiiiii hayırlı uğurlu olsun. Maşallah demek ki Konya ve Konya’da yaşayanlar olarak şimdi de nur topu gibi yeni bir sorunumuz, yeni bir derdimiz daha olmuş.

Bu şehrin insanları olarak kış kendini göstermeden yok sisti yok rüzgardı yok yağmurdu mazeretlerine ardından da kar yağdı, pist buz tuttu, dondu gerekçeleri ile uçak seferlerinin iptal olmasını ya da Konya yerine Ankara veyahut Antalya’ya inmeye o kadar alışmıştık ki. Bakın uçaklar geçen hafta yine rötar yaptı. İptal oldu. Ya da Antalya’ya indi.

Bu durumdan hiç rahatsız olanımızı gördünüz mü?

Konya olarak rahatsız olmadığımız gibi halimize şükrediyoruz bile.

Niye mi şükrediyoruz?

Çok ayıp çoooook.

Yahu 20 yıl önce uçak sefer mi vardı?

20 yıl önce uçağa mı binebiliyorduk?

Ne olmuş yani bu devirde bu teknolojide 15, 25 sefer iptal oluyorsa.

Bence de halimize binlerce şükür.

……………

Hiç canınızı sıkmayın yarın bir gün Hızlı Tren işine de alışırız. Siz şikayetçi olmazsınız biz de yazmayız.

 

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Bir fikir ayrılığına rağmen karşındakine saygı duyabiliyorsan, insan olmuşsun demektir.

 

NE ZAMAN ADAM OLURUZ? 

Saf ve iyi niyetli insanımıza donmuş sebze ve meyveyi göz göre göre gülerek gözünün içine bakarak satmadığımız zaman daha iyi ADAM oluruz

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
5 Yorum
Uğur Özteke Arşivi
SON YAZILAR