İsmet Karababa

İsmet Karababa

Bu kadroyla bu kadar!

Bu kadroyla bu kadar!

Torku Arena'da konuk ettiğimiz Bursaspor attığı 31 golle ligin en çok gol atan takımı olma özelliği yanında bizimde kolay gol yeme özelliğimiz düşünüldüğünde maç öncesi 1 puan iyi puan diyorduk. İyi başladığımız maçta 2-0 geriye düştüğümüz an eyvah yine mi fark yiyeceğiz derken ilk yarının uzatmalarında attığımız gol ile endişemiz azalmış, ikinci yarının başında beraberliği yakalamamız umutlarımızı artırmıştı. Ancak yine bilindik 60 dakika sonrası oyundan düşüşümüz ile birlikte  maçın sonunu  2 -2  ile getirdik, tamam puanı aldık dediğimiz bir anda uzatmalarda gelen gol ile yıkıldık.

Oynadığımız son 4 lig maçında 3 mağlubiyet 1 beraberlik almış attığımız 2 gole karşılık kalemizde 13 gol görmüş görüntüsü içinde zor gol atan ve de kolay gol yiyen takım görüntümüz ile bitirdiğimiz ilk yarı sonunda eksiklerimiz görülmüş 2. transfer sezonu içinde belirlenen eksiklikler giderecek, takviyeler yapılacak, Marica oynayacak düşüncesi ile olumlu hava yaratılmış camiaya umut verilmiş olmasına rağmen transfer yapılamadığı gibi ilk yarıda faydalandığmız Rangelov ile Hleb'ten yoksun bir kadro yapısı içinde ikinci yarıya başlayıp uzatmada yediğimiz gol ile maçı kaybedince Torku Arena’da sinirler bir anda gerildi.

Maça gelince her zaman olduğu gibi yine maça iyi başlayan taraftık. Vukoviç'in geri pasında Belec sahip olduğu topu  kaptırıp Fernandao'nun kale sahası içinden avuta attığı pozisyondan sonra İlk önemli pozisyonu Djalma ile ürettik, kaleci Harun çıkardı, sonrasında Djalma'nın akılcı arapasında Ali'nin vuruşu yan direkten auta çıkan pozisyonumuzun ardından bu kez Kokaloviç'in geri pası yine  Belec'in kötü bir vuruşu, Uğur İnceman'ın sahip olamadığı top savunma arkasına atıldı, Mehmet Uslu'nun kontrolündeki Volkan önce göğsüyle aldı sonra topu yerde sektirdi  ve aşırtma bir vuruşla golü attı.

Korner atışında Mehmet Uslu'nun kontrolündeki Civelli geriden yükselerek kafa ile golü atarken Mehmet Uslu'nun rakibini hem kaçırması hem de seyrerediyor olmasının bedeli kalemizde 2. golü görmek oldu. İlk yarı 45+2'da Ömer Ali ile gelişen atağımız sonrası Ali Çamdalı'nın güzel kafa golü umutlarımızı artırmıştı.

İkinci yarıda yine oyuna iyi başlıyoruz, Hasan Kabze ve Uğur İnceman'ın şutlarını yine Harun çıkarıyor, sonrasında Torje ile eşitliği sağlıyoruz. Yine bilindik 60. dakika sonrası oyundan düşmeye başlıyoruz, Aykut Hoca’nın yanlış hamlelerine rağmen maç bitti derken 90 + 2 de Fernandao ile gelen gol ile yıkılıyoruz.

Aykut hocanın ve camianın beklediği transferler gerçekleşmezken, maç öncesi transferle ilgili Aykut hocaya sorulan soruya karşılık "merakla ve  sabırla bekliyorum" demesi sahaya sürdüğü 11 ile maç içinde yaptığı oyuncu hamlelerinde alınması gereken mesajlar var diye düşünüyorum.

Kendi sahamızda üç puan en azından puan hedeflediğimiz bir maçta forvet hattına takviye yapmayı düşündüğümüz bir durumda Rangelov ile Hleb gibi iki ofansif futbolcudan yoksunken Ömer Ali gibi hücum yönü iyi olan bir oyuncumuz neden sağ bek oynatıldı. Tolga ve Fuchs gibi iki sağ bekin varken, hatta Selim'i bile orada düşünülmesi gerekirken  neden Ömer Ali o bölgede düşünüldü buna kimse anlam veremedi.

Aykut hocanın Djalma-Fuchs değişikliğinde Fuchs sağ beke Ömer Ali bölgesine çekeceği beklendi, Ömer Ali gibi bir oyuncu hiç oynamadığı bir bölgede zorlanırken Fuchs'un orada düşünmesi nedendir acaba?  Ya Barış-Torje değişikliği nasıl izah edilmeli, Barış bu ligin futbolcusu olabilir mi? Oyundan çıkanlar Torje-Djalma oyuna girenler Fuchs ile Barış! Bunu nasıl okumalıyız?

Bence Aykut hoca; bu hamleler ile elimdeki kadroda 3 sağ bekten bir sağ bek çıkartamıyorum, orta sahamızın alternatif oyuncularını görüyorsunuz verimsizler Fuchs'u bile ortada düşünmek durumunda kalıyorum, oyuna katkı yapsın diye görev vermek durumunda kaldığım adam Barış elimdeki malzeme bu mesajı vererek yönetime transferde acele edin demek mi  istedi acaba?

Sezgisi, oyunu okuması ve oyun içi hamlelerine güvendiğimiz Aykut Kocaman Ömer Ali'yi sağ bekte oynatmak mecburiyetinde kalmış olsa bile genç yeteneğin düştüğü durumu gördükten sonra hele birde  Fuchs'u oyuna alıyorsa Ömer Ali ile Fuchs'u faydalanacağı yerlerde görevlendirmesi gerekmez miydi? Orta sahada sıkıntı hissedildi burada çıkacak adam Djalma değil Uğur İnceman düşünülmeliydi. Djalma ile Torje'nin oyundan çıkışları ile birlikte iki kanadımızı da işlevsiz hale getirerek beraberliğe razı görünen Bursaspor'u uyandırmış olmadık mı?

İki takım arasında kaleci farkı ile Harun kurtaran, Belec hazırlayan olunca sonuç kaçınılmaz oldu. Biz her maçı kazanmak için rakipten  bir fazla atma durumunda kalıyoruz kolay gol yeme özelliğimizi nasıl yok edeceğiz. Kaleci, savunma ve orta sahaya takviye yaparak elbette. Marica iyileşmişse, aradığın forveti bulamadık veya maliyeti yüksek deniyorsa Rangelov tutulmalı, Hleb'ten faydalanma yoluna gidilmeli ancak sürekli altını çizdiğim öncelikli Kaleci alınmalı ısrarımı yeniliyorum.

Kaleci demişken Bursaspor'un yedek kalecisi Okan Kocuk 19 yaşında, üçüncü kalecileri Onurcan Piri 20 yaşında, bizim Belec kiralık, Kaya 33 yaşında 3.kalecimiz Emre 19 yaşında. Bursaspor'un kadrosunda yer alan Süheyl Çetin (19 yaş), Enes Ünal (17 yaş), Etem Pülgür (21 yaş), sakat olan Ertuğrul Ersoy 17 yaşlarında eller güvenirken, biz gençlerimize güvenemiyoruz neden acaba?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
İsmet Karababa Arşivi
SON YAZILAR