Hasan Durucan

Hasan Durucan

KUŞLARDAN ÇALINAN ÖZGÜRLÜK

KUŞLARDAN ÇALINAN ÖZGÜRLÜK

Yamaç paraşütü doğa sporu olmasının ötesinde bir havacılık sporudur. Limitlerini doğa koyar kurallarını fizik belirler. Yamaç paraşütünde asıl tehlike her zaman pilotun kendisidir. Pilot, kalkış öncesindeki görevlerini eksiksiz olarak yerine getirdiyse; uçuş ve iniş kurallarını çiğnemediği sürece güvenli olduğu kadar keyifli uçuşlar gerçekleştirebilir.

 

 

Birçoğunuz uçakla bir yerden başka bir yere mutlaka seyahat etmişsinizdir. Teknolojinin gelişmesi, zaman dediğimiz kavramın gün geçtikçe daha fazla öneme sahip olması, alım gücümüzün artması, havayolu ulaşımının güç geçtikçe yaygınlaşmasını sağlayan başlıca faktörleri arasındadır. Ne kadar da güzel bir velinimet öyle değil mi? Saatler içerisinde yüzlerce hatta binlerce kilometre yolu kat edip hedefimize ulaşıyoruz. İlk uçağa bindiğiniz anı hatırlıyor musunuz? Ben Ankara Esenboğa Havaalanı’ndan Van Ferit Melen Havaalanı’na uçuş gerçekleştirmiştim, hiç unutmuyorum da ondan size de sordum. Eminim çoğunuz da hatırlıyordur. İnsana tabiri caizse kokteyl tarzı bambaşka karışık duyguları aynı anda yaşatmıştır. Bazıları süreç içerisinde o heyecanını kaybetmişken bazılarının hala kalbi yerinden çıkacak gibi atar. Biraz vücuda adrenalin salgılarken keyif verir, uçmanın verdiği özgürlükle de mutlu olursunuz.

Peki ya hiç yamaç paraşütü ile uçma imkanınız oldu mu? Uçtuysanız sözüm yok ama uçmadıysanız anlatılmaz yaşanır bir duygu diye ekleyeyim ki anlatılması güç olduğunu bilesiniz. Ben mi? Gelin size şöyle kısaca anlatayım. THK’nın Konya’da 2009 yılında resmi olarak açtığı ilk grupta yamaç paraşütü eğitimi alarak kursu tamamladım. Sonrasında Takkeli Dağ, Çumra’nın Seçme Köyü’nde ve Apa Barajı civarında ki bazı tepelerde uçuş imkanı buldum. Ekipte istekli ve kendini daha fazla geliştiren kursiyer arkadaşlar ise kısa bir süre sonra Fethiye Ölüdeniz üzerinde uçarken buldu.

Meraklıları için cevaplamak adına şu soruyu soruyorum. Peki, herkes yamaç paraşütü ile uçabilir mi? Hamile, astım, sara, kalp rahatsızlığı gibi sağlık sorunları haricindeki kişiler ile 100 kg üzerinde olmayanlar uçabilir. 16 yaşından küçükler için ise aileden alınacak izine ihtiyaç vardır. Peki, tehlikeli değil mi? İnsanoğlunun tabiatına aykırı olduğundan mıdır yoksa insanların yeteri kadar bu konu hakkında bilgisinin olmamasından kaynaklı mıdır bilinmez ama maalesef herkes uçmayı ölümle eşdeğer görmektedir. Kulakları çınlasın bu işe bize öğreten hocam Muhammet Göktaş yamaç paraşütü yaparken kurallara uyar, kaliteli malzeme kullanır ve uygun hava koşullarında uçarsanız tehlikeyi en aza indirirsiniz ve gayet güvenli bir uçuş gerçekleştirebilirsiniz diye sürekli tekrar ederdi. Bu şartlara uyan kişinin halı sahada sakatlanma olasılığından daha az riski var diye de eklerdi.

Yamaç paraşütünü diğer doğa sporlarından ayıran bir diğer önemli unsur da, yamaç paraşütü bir havacılık sporudur ve havacılık kuralları çok kesin ve katıdır. Kişi kalkış öncesi bunlardan herhangi birisini atlarsa, deneyimli olup olmamasına bakmaksızın kendini riske atmış olur. Limitlerinizi geçen koşullar söz konusuyken uçuşa hazırlık yapmak ya da uçmak kaza yapmanız için ciddi bir sorun oluşturur. Bu sporun en büyük riski egodur. Ego aslına bakarsak ben sizden üstünüm, ben basit biri değilim, beni küçümsemeyin psikolojisinin getirdiği bir durumdur. Her pilot kalkış öncesi egosu, kişisel kompleksleri ile yüz yüze kalır ve bu hesaplaşma herkes için her zaman kolay olmayabilir. İşte egosunu yenebilenler için sorun da ortadan kalkmaktadır. Bu yüzdendir ki kurallara uyulduğu sürece riski yok denecek kadar azdır.

Yer eğitiminde pilot adayları uçmadan karada çalışma yaparlar. Yer eğitiminde verilen en temel amaç, pilotun paraşütle olan reflekslerinin gelişmesini sağlamak ve temel paraşüt hareketlerini öğrenerek denge koordinasyonunu sağlamaktır. Yer eğitim çalışmalarını tamamlayan pilot adayı kalkış, iniş, dönüşler havada kalma gibi hareketlerin öğretilmesi ve geliştirilmesi amacıyla 40-50 metre yükseklikteki ufak tepelerden adayın kabiliyetine göre beş on kez başlangıç uçuşu gerçekleştirilir. Bu uçuşlar birkaç dakikalık çok kısa süreli olmakla beraber öğrencinin varsa yükseklik korkusunu yenmesi ve öğrendiklerini uygulamaya geçirmesi adına tecrübesinin artması hedeflenerek yüksek irtifa uçuşuna hazır hale getirilir. Yamaç paraşütü başlangıç eğitim süreci öğrencinin kabiliyeti saha ve hava şartlarına göre tüm koşullar uygunsa iki hafta kadar sürer. Tabi bu süreç istediğiniz zaman aralığı kadar da uzatılabilir. Birçok kulüp, dernek, kurslar bu sporun eğitimini vermektedir. Türkiye’de bu sporun eğitimini veren Türk Hava Kurumu ve birçok üniversite kulübü bulunmaktadır. Kullanılan malzemelerin ithal ve özel olması nedeniyle maliyeti oldukça yüksektir. Ancak yine de diğer havacılık sporlarıyla karşılaştırıldığında uçmanın en ucuz yolu olduğu rahatlıkla söylenebilir.

 

Türkiye'de yamaç paraşütçülüğü hızla gelişmektedir. Ve ülkemiz uçuşa çok elverişli noktalara sahip olduğundan bu spora ilgisi olanlar oldukça şanslıdır. Hemen her şehrimiz civarında uçuşa uygun bölgeler bulunabilir. Ayrıca hiç tereddüt etmeden Türkiye’nin ve dünyanın en iyi uçuş noktası sayılabilecek Fethiye Ölüdeniz’e sahip olduğumuzu da gururla belirtelim. Her yıl binlerce pilot Ölüdeniz’e uçuş yapmaya; eğitim almaya, kendini geliştirmeye veya akrobasi alanında yenilikler kazanmak için bu sahayı kullanmaya gelir. Ölüdeniz’de yani Babadağ’da tandem dediğimiz uçuşlar da yerli firmalar tarafından gerçekleştiriliyor. Tandem, pilot ve yolcuyla yapılan uçuşa denir. Tandem uçuşu sırasında paraşütün sevk ve idaresi bu konuda deneyimli bir pilot tarafından yapılır. Diğer kişi ise Tandem pilotunun ön tarafında yolcu pozisyonunda uçar. Pilot ve yolcu birbirine ''terazi'' denilen özel bir aparatla bağlıdır. Pilot paraşütün kolonlarını çekerek paraşütün içine hava doldurup uçuşa hazır hale getirir ve yolcu ile pilot birlikte koşarak havalanırlar. Tandem uçuş esnasında yolcu, pilot ile rahatlıkla konuşabilir, fotoğraf ve video çekebilir.

3-109.jpg

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Hasan Durucan Arşivi
SON YAZILAR