Prof. Dr. Fikret Akınerdem

Prof. Dr. Fikret Akınerdem

SAĞ’IN ONURU

SAĞ’IN ONURU

1970’li yılların ikinci yarısı. 1978’deki Ecevit hükümetinin kısa iktidarı dışında uzun yıllardır koalisyon hükümetleri devrede. Öyle ki, sol ve sağ siyasette yer alan Masonik gruplar, cemaatler, özellikle de basın ve kapitalistlerin hakim olduğu sivil toplum örgütleri devrede. Muhafazakar kesim özellikle de dindar insanlarla dalga geçiliyor, aşağılanıyor, zenci muamelesi görüyor. Başörtüsü ve namaz onların bakış açısına göre toplumun aşağılık kesimi görülen odacı ve kapıcıların ve de halayıkların işi.

O yıllarda üniversite öğrencisiyim. Daha çok MTTB zemininde faaliyetler yapıyor, zaman zaman da Akıncılarla beraber oluyoruz. Sol kesime güç mü yeter, bazen de Ülkücü geçinen çevrelerce de “Yeşil Komünistler” olarak yaftalanıyoruz. 1977 yılı sonu. Seçim var ve sol, halkın yeni bir umudu, olarak çok güçlü görülüyor. Dindar kesim Erbakan önderliğindeki MSP’de faaliyetler yapıyor.

Bir hafta sonu Ulus’ta, İtfaiye Meydanı’ndaki Ankara Merkezine geçtim. Hemen önümde kırık-dökük bir minibüs durdu ve içinden birkaç arkadaşım ile birlikte içlerinden çok yakın dostum olan Mardinli Ziya indi. Sarıldık. Seçim çalışmalarından geliyordu. Sarıldık ama boynundaki kirden yağırı, yer yer yırtılmış gömlek yakasını ve yıpranmış giysilerini gördüm. Çok duygulanmıştık. Ziya durumu anladı ve “kardeşim bu davanın yükü sırçalı köşklerde değil, Yusuf’un zindanlarında çekilir” dedi.

Bu sözü o kadar samimi ve ihlasla söylemişti ki, kendimden utandım. Talebe iken bile iyi giyinmeyi isteyen ben o zaman çok ezildiğimi hissettim. O haliyle bile hemen “önümüzdeki hafta Malazgirte gidiyoruz hazırlan” dediğinde, hiç düşünmeden “hemen” demiştim. Gelelim bugüne.

Geçen haftaki yazım da “sol’un onuru”nu ele almış; günümüz “solunun geçmiş sol ideoloji ile pek alakası olmadığını, Türk solunun adeta emperyalistlerle aynı söylemleri kullandığını; yeni fikirler ve atılımlar üretememesi ile de kalıp değiştirerek Atatürkçülüğe “Kemalist” yüklemeler, laikliğe de “laikçi” bir tavırla “seküler” anlayış ve yaptırımlar getirmeye çalıştığını vurgulamıştım.

Bundan bazı sızlanmalar duyan kadar beni destekleyen sol kesimin güzel tepkilerini de almadım değil. Tamam da “klasik sağ” nasıl ki, diyebiliriz.

Yaşı 50’yi geçenler iyi bilir. 1980 öncesi muhafazakar bir insan dahi doğru dürüst “ben sade bir Müslümanım” diyemezdi. Bu büyük bir suçtu, zira hemen “şeriatçı” damgasını yer, yargı tehditlerinden kurtulamazdı. Öyle de olsa, şeriatçı damgası yemeden çekinmeyen yine gariban, yakası yırtılan, ekonomik olarak toplumun alt kesimlerinde yer tutan insanlardı. Nereden nereye geldik.

Şimdi bakıyorum da Ziya’ların sırtında yükselen dava, şimdilerde “çoğunun ifade ettiği gibi mücahitlikten müteahhitliğe geçmemiş, ya da gerçek dindar, görgülü, hazımlı, ılımlı, kul hakkı yemeyen, çalışanının alın terini kurumadan veren, sigortasını yatıran, düştüğü zaman ailesini koruyan, zenginlerin omuzlarında durmadan kat ve kat yükseliyor”. 

Dahası da “birikimleri ile altlarında ultra lüks Amerikan ve Alman arabaları kullansa da, gaza bastımı böğürtmeyen, trafikte kurallara ve kul hakkına riayet eden, sorulduğu zaman; benim arabam, benim evim, benim param demeyip, mülk Allah’ındır, O’nun emanetçisiyim tevazuunu gösteren Müslümanın nasırlı, krem kokmayan, yükselmekten şişmiş ellerinde yukarı kalkan bayraklar taşıyan, garibanlar sizin yükünüz bize, işinizi biz üstlendik, Ziya’ların görevini biz devraldık diyen sağ” var artık. Yaşa, var ol, Hayriye; derdi komutanım.

Bu dava “onurlu sağın emin ellerinde artık”, İŞTE SAĞ’IN ONURU, değil mi? Kalın sağlıcakla.   

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
11 Yorum
  • FAE / 17 Ekim 2017 23:40

    Sayın Gündoğdu,
    Her okuyucu ve yorumcu bizim için değerlidir ama şu sol denen meşrepte BAZI SOLCULAR bir türlü siyonist kurması mason senaryolu uydurma hikayelerden vazgeçemedi de ona yanarım. Sorsam ben de milliyetçiyim ben de müslümanım diyeceksiniz (bu benim için çok önemli değil) ama müslümanların bu ülkede çektiğini kimse çekmedi. Ancak sol dan kastınız DHKP-C, MLKP_C falan sa o zaman başka Hiç bir milliyetçi ve müslüman devletine baş kaldırmadı
    Beni iyi okuyun ve lütfen iyi anlayın

    Yanıtla (0) (0)
  • Mehmet Gündoğdu / 16 Ekim 2017 22:46

    sayın yorumcu, niyetim polemik değil geçmişte olanları hatırlatmak. Ben uzydan geldim herhalde. Sizin yazdıklarınızı ben görmemişimdir! Hiç bir solcu siyasi dinci avına gitmemiştir. Amma... Mehmet şevki Eygi'yi unutmadık. neden Mısır'a kaçtığını biliyoruz. MHP nin estirdiği terörü biliyoruz, Akıncılar'ın neden ve nasıl kurulduğunu biliyoruz. Rahmetli Erbakan'ın bilmem kaç ton altın, bilmem kaç milyon doların biliyoruz. Mercümek falan gibilerin devleti ne hale getirdiklerini biliyoruz. milletin bağışladığı kurbanların akibetini biliyoruz. Mücahitlik, sağcılık, müslümanlık, Milli görüş buysa bir diyeceğim yok. Arzı hürmetler beyefendi.

    Yanıtla (0) (0)
  • SENAYİ / 16 Ekim 2017 14:34

    AYNEN SİZDE MÜCAHİDLİĞE DEVAM EDENLERDENSİNİZ

    Yanıtla (0) (0)
  • SENAYİ / 16 Ekim 2017 14:31

    HOCAM BEN ESKİ NİN DE YENİNİN DE MÜCAHİDİYİM

    Yanıtla (0) (0)
  • FAE / 16 Ekim 2017 11:29

    Mehmet Gündoğdu kardeşim,
    Yok öyle saldırma falan, solcular her köşede Müslüman avlıyor, bazı ülkücü geçinenler de "yeşil komünistler diye" muhafazakar gençleri dövüyordu. Bunları da biz yaşadık.
    Mesele şu an her iki taraf ta 1980 öncesinden daha şuurlu, dik ve onurlu değil. Ben sol ve sağ geçinenlere genel diyorum. Ana hala onurlu ve dik duran her iki taraftan da insanımız var.

    Yanıtla (0) (0)
Prof. Dr. Fikret Akınerdem Arşivi
SON YAZILAR