Uğur Özteke

Uğur Özteke

HANİ SAĞLIKTA SIRA YOKTU?

HANİ SAĞLIKTA SIRA YOKTU?

Bugün de küçük küçük siyasi dokunuşlar yapacağız. Ama izninizle önce vatandaşlarımızdan ve okurlarımızdan gelenlerle yazımıza başlayalım değil mi? Seçim dediğimiz ne ki? Yarın bu seçim bitecek öbür seçim başlayacak.

Bu fotoğrafı dün bir hocamız gönderiyordu

foto-1-442.jpg

Sonra da şöyle yazıyordu; 

“Abicim, vatandaşın biri sana iletmek istemiş bana gönderdi ben de sana gönderiyorum senin deyiminle ben de vebalinden kurtulup sana yüklüyorum(!). 

Burası Karatay Belediyesinin yanı, Eski Garaj karşısında olan Karatay Semt Polikliniği.

Arkadaşımız bunu bugün çekmiş.

Hani sağlıkta sıra mıra yok? Deniliyordu. Sıranın bize gelmesini oruç ağza böyle bekliyoruz, diye de not düşmüş. Selamlar canım abim.”

……………

Vallahi sağlıkta çağ atladık. Önce bunu kabul edelim.

Paranız yok ise ya da o reklamlarda gösterildiği gibi bir rahatsızlık durumunda aciliyetiniz yoksa duruma aile hekiminiz ile başlarsanız inanın durum süper. Her şey sıralı ve insani, daha dün sabah bir sağlık ocağına gittim ve aile hekimimin yanında idim. Sağlık Ocağına girerken TC kimlik numaranızı yazıyorsunuz sıra numaranız bile belli. Kimse sizin önünüze arkanıza giremiyor. Sıranız geldiği anda da 10 dakika sonra kapıda isminiz yazıyor ve doktorunuz ile baş başasınız. Duruma göre ondan sonra tahlil film işi başlıyor.

Haaa paranız varsa ister özel hastaneye gidin isterseniz randevulu doktorunuza gidin.

Paranız varsa hastaneler vallahi de billahi de otel konforunda. Haa en iyisine bile Cenab-ı Allah’ım düşürmesin. Düşürmesin derken muhtaç da etmesin ama cebinizin şişkinliğinize göre her şey var.

Yukarıdaki durumu bizimle paylaşan hastamız da haklı.

Kimse hastanelerde sıra beklemek filan yok de demesin. Külliyen yalan. Hastanelerde mübarek ramazan günü bile insanlar hınca hınç birbirini yiyor. Aciller felaket durumda.

Daha da açarım da mübarek günde fazla şansımızı zorlamayalım. Önce başkalarının dedikleri ile hareket etme yerine kendi yaşadıklarımız ile önümüzü görelim.

BÜTÜN SIKINTI KENDİMİZDE       

Buyurun bir okurumuzda geçtiğimiz günlerde bize şu metni ve aşağıdakiler gibi onlarca fotoğrafı göndermişti.

“Uğur Bey günaydın

Bu gönderdiğim araba resimleri Numune Hastanesinin arka park girişinin bulunduğu yer. Yani oradaki yerler halkın hastanın ya da hasta yakınlarının araçları ile gelince araçlarını koyacakları park yeri

Gel gör ki burada bulunan bir araba kiralama firması aksamdan buralara arabalarını park ederek vatandaşın mağdur olmasına sebep oluyor.

foto-2-379.jpgfoto-3-259.jpgfoto-4-166.jpg

Bir iki olsa iyi, dünkü ve bugün baksan en az 8 ya da 10 araba. Kiralanan kadar da burada bekler. Bizler de park ararız. Bu bölgenin park yönünden sıkıntılı olduğunu bildiğim için size bunları gönderdim ilgili yerlere ileteceğinizi düşünerek saygılar. “

…………..

İşte hani sonuçta hep devlete ya da bizi yönetenlere kızıyoruz ya. Bence önce fert ve insan olarak kendimiz bize yapılmasını istemediğimiz şeyleri biz yapmayacağız. Hepimiz örnek doğru dürüst ve samimi insan olmaya çalışacağız. Bencillikten, hep bana hep bana zihniyetinden ve şükürsüzlükten kurtulacağız.

Önce güzel ahlak…

Buna inanacağız ve uygulamaya çalışacağız. Bence ardından hepsi tek tek gelecektir.

MUSTAFA ÖZKAFA BU KEZ NE YAPAR?

İlk günden başladığımız şekilde siyasi yorumlarımıza kaldığımız yerden devam ediyoruz.

Evet son dönemlerdeki çıkışı ile Saadet Partisi Türkiye genelinde olduğu gibi şehrimizde de büyüme hamlelerden önce kendine geldi. Milli Görüş çizgisini koruyan korumaya çalışan ve Saadet’ten asla kopmayan kopmaya da niyeti olmayan bir kesim var. Bu kesimi ben şehrimizde iki yaş grubunda topluyorum. Yaaa orta yaşın üzerinde hâlâ rahmetli Erbakan Hoca’ya olan manevi bağlılığını koruyan bir grup bir de ısrar ve inatla babalarının gittiği yoldan gitmeyip dedelerinin yolunda kalmayı tercih eden bir dünya görüşüne sahip genç Milli Görüşçüler. Bu görüşün orta yaş grubunu nerede ise tamamı denilebilecek şekilde zaten AK Parti’de.

Böyle bir genelleme de mevcut sıkı ve radikal partili kesim Genel Merkez ne derse desin o kapalı bölüme girdiği zaman hilalli yıldızlı Saadet’e basacak. Bir de küçük yaşlardan bu yana hep babadan dededen hep sağ kesimde yer almış geçtiğimiz dönemlerde hep AK Parti demiş, ama geldiğimiz noktada şu veya bu sebeple AK Parti’ye karşı net tavırlı olanlar Abdüllatif Şener ile Mustafa Özkafa arasında gidip, gidip geliyorlar.

Bana göre kesim de ikiye ayrılmış durumda.

Ömrü boyunca hiçbir şekilde CHP başta olmak üzere aileden sol partilere mühür vurmamışlar ancak paralı ve para ile oynayan kesimi Abdüllatif Şener derken paradan çok hâlâ idealleri ile çekişen kesim yeniden Saadet diyecek gibi.

Bu durumda Saadet Partisi küllerinden bir vekil çıkarabilir mi?

Matematiksel olarak çıkarır gibi. O zaman da Sayın Özkafa’nın bu fani dünyadaki hayali de gerçekleşir değil mi?

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Sadece kendisini başkalarının yerine koyabilen kişi tarafsız olabilir.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Toplu kullanım alanlarında merdiven ve yürüyen merdivenlerin tırabzanlarına çıkmadığımız zaman daha iyi ADAM oluruz. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
11 Yorum
Uğur Özteke Arşivi
SON YAZILAR