Ha battı ha batıyor söylentilerinin ardı arkası kesilmiyor. Yıllardır koca işletmeyi oradan oraya savuran haberleri okuduk.

Torku markası doğduğu günden beri doğal olarak müdahalelerin dozu arttı.                    

2010-11’de FETÖ merkezli sıkıştırmaları hatırlıyorum. Bahsettiği ihbar mektuplarını. Her ilçeye bir fabrika cümlesi büyüdükçe mesele daha da farklılaştı.

Enerji alanına girişten sonra işin rengi değişti. Tabii şirketin bu alana girerken verilen sözleri ve sonradan değişen şartları da iyi analiz etmek gerekiyor. Recep Konuk’un hayalleri genişti. Karapınar ihalesini alarak Konyalının ciddi para kazanacağı bir sistem kuracaktı. Bu nasip olmadı.

Siyaset onun için belki bir ütopya idi önceleri… Farklı partileri denedikten sonra AK Parti’den meclise girdi... Tarım Bakanlığı yakıştırıldı hep kendisine. Bu da nasip olmadı.

Dünyanın ekonomik olarak zor bir süreçten geçtiği, özellikle hizmet sektörüne bağlı birçok firmanın krizde olduğu bir dönemde Konya Şeker için olumsuz senaryo yazan çok fazla işgüzar var.

Şeker’e vurduklarında kimlere çıkar sağladıklarını görmek önemli.

Recep Konuk son zamanlarda çok fazla bu tarz açıklama yapmıyordu. İçini sosyal medyadan boşaltma yoluna gitmiş. Dertli anlaşılan.

En son yazdığı cümleler manidar: “Biz alıştık artık, çelmelere, omuz vurmalara, dikkat dağıtmalara. İlk değil. Ne zaman yeni bir sektöre girsek, faullü hareketlerde peşinden geldi. 2006’da bayramlık ve hediyelik çikolatayı ürettiğimizde de, 2009’da Panplast yatırımı yapıp, dondurulmuş patates ve tablet çikolatayı ürettiğimizde de. 2011’de yeni Çikolata, Unlu Mamuller, Bisküvi, Kek ve Gofret Tesislerimizi tamamlayıp, Et ve Süt Entegrenin temelini atıp, Ham yağ Fabrikasını bitirip, Banada’yı rafa çıkardığımızda da. 2015’te üniversiteyi açıp, enerji sektörüne girdiğimizde de. Bunlar bazen imzasız ihbar mektubu oldu, bazen çikolataları toprağa gömüyorlar, yakıyorlar diye yalan haber olarak karşımıza çıktı. Konya Şeker’in bacalarını bile yıpratma malzemesi yaptılar. Yurt dışındayken bana yurt dışı yasağı koymalar, çalışanlarımızı kışkırtmalar, çiftçinin aklını karıştırmalar. Bir zamanlar kayyum bile atadılar Konya Şeker’e. Battı batacak zaten ağızlarından düşmeyen sakız. Hepsine alıştık, bekliyorduk. Malum NO ON ile içecek sektörüne girdik, bugün yarın diyorduk gecikmediler. Onlar kendi fıtratlarına uyanları yapacak, biz işimizi.”

Maalesef piyasada iş yapabilmeniz için çelikten sinirlere sahip olmanız gerekiyor. Recep Konuk bu bağlamda haklı. Ömrü boyunca fabrikalar yapayım istihdam sağlayayım millete faydalı olayım diye uğraşmış bir adam. Saldıranlar genelde para odaklı bel altı vuruşlar yapıyor. 1999’daki Konya Şeker ile bugünkü Konya Şeker’in hacmi aynı mı? Hakikatli eleştiren yok. Hakaret neden? Hiç mi yapılan olumlu bir şey görmüyorsunuz? Takdir etmek bu kadar zor bir şey mi?

DARBE OLUR MU?

Pusula TV bugünlerde gündemde olan darbe konusunu işledi. Vatandaşlara ‘darbe olur mu?’ diye sorduk. Onlarca kişi parti ayrımı yapmaksızın darbenin karşısında olacağını söyledi.

Parti liderleri açıklama yaparken tabanlarının sesini dikkate alarak konuşmalı. Yeni bir darbeyi vatanını seven hiçbir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı istemez.

En son 15 Temmuz 2016’da hain FETÖ darbe girişiminde darbecilere bu milletin nasıl ders verdiğini hepimiz gördük.

Eski Genel Kurmay Başkanının imalı cümleleri, darbe isteyen bir medya, öğrenci olayları ve Can Ataklı gibi tipler köpürtüyor meseleyi. Bazı olayların tek elden düğmeye basılmış gibi eş zamanlı olmasını tesadüf olarak görmemek gerekiyor. Büyük Türkiye yürüyüşünün karşısında duracak olanlara karşı elbet devlet de gerekeni yapacaktır.